26 Haziran 2018 Salı

24 HAZİRAN İÇİN KISA BİR DEĞERLENDİRME

24 HAZİRAN İÇİN KISA BİR DEĞERLENDİRME
AKP ve MHP ittifakının ortak planı İYİ PARTİ’yi seçime sokmama üzerine kurulmuştu. HDP’nin ise baraj altında bırakılması oyunun diğer bir parçasıydı.

Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ilmik ilmik dokuduğu toplumsal barış politikasıyla, attığı cesur adımlar “olmaz” denilenlerin olmasını sağladı. 15 milletvekili hamlesiyle İYİ PARTİ’yi seçime sokmama oyununu bozdu. İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile “söz konusu vatansa gerisi teferruat” diyerek, “Millet İttifakı” kurulması, toplumun kucaklaşması için büyük bir heyecan yarattı. Bu seçimin önemli bir ayrıntısı da başta CHP seçmeni olmak üzere, toplumun farklı kesimlerinin, HDP’ye baraj altında kalmaması için destek vermiş olmasıdır.

CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu aldığı cesur kararla hem İYİ PARTİ’nin, hem de HDP’nin meclise girmesini sağlamıştır. “Millet İttifakı” meclis çoğunluğunu alamasa da AKP meclis çoğunluğunu kaybetmiştir.

İYİ PARTİ ve HDP’nin meclise girmesi toplumsal barışımız ve demokrasimiz için büyük bir kazançtır. HDP baraj altında kalsın, İYİ PARTİ’yi de seçime sokmayalım, onların oylarının üzerine çöreklenelim diyenlerin hevesleri kursaklarında kalmıştır. İYİ PARTİ 43, HDP 67 milletvekili çıkartarak meclisteki dengeleri tamamen değiştirmiştir.

İYİ PARTİ ve HDP meclise girememiş olsaydı aldıkları 100 milletvekili büyük oranda AKP’ye geçecekti. AKP mecliste denetlenmesi imkansız ezici bir çoğunluğa ulaşmış olacaktı.

Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanı adayı yapılması, toplumun her kesiminden büyük bir coşku yarattı. Cumhurbaşkanı adayımız Muharrem ince de adaylığının açıklandığı gün milyonların önünde CHP rozetini çıkartarak, “Hepinizin Cumhurbaşkanı adayıyım” dedi. Her kesimden insanımız da onu “herkesin” Cumhurbaşkanı adayı olarak bağrına bastı.

Örgütümüz büyük bir hassasiyet ve özveri göstererek Cumhurbaşkanı adayımızın mitinglerinde sadece Türk bayrağı dalgalandırdı, parti bayrağını kullanmadı.

Cumhurbaşkanı adayımız da sözünü tutu, mitinglerinde ne CHP’ye oy istedi ne de canla başla çalışan CHP milletvekili adaylarıyla gövde gösterisi yaptı. Genel Başkanımız da bu politika kapsamında hep geri planda, bir adım geri de durarak çalışmalarını yürüttü.

Örgütümüz ve milletvekili adaylarımız Cumhurbaşkanı adayımız Muharrem İnce’nin yanında oldu. Afiş astı, broşür dağıttı, pankart taşıdı, kapı kapı, sokak sokak çalıştı büyük emek harcadı. Sandıklara canla başla sahip çıktı. OHAL’in tüm olumsuz koşullarına rağmen, en ücra köşelere sandık görevlisi, müşahitler görevlendirdi. Dövüldüler, kovuldular ama sandıkları asla terk etmediler.

Bu seçimdeki en büyük eksikliğimiz, parlamento çoğunluğu olmazsa bu işin olamayacağını propagandasını yüksek sesle yapmamamız oldu. Toplumun her kesiminden Cumhurbaşkanı adayımıza gelen oyları “Millet İttifakı”na ya da CHP’ye yönlendiremedik.

Diğer bir eksikliğimiz ise, Genel Başkanımızın çizdiği politik hat örgütümüz tarafından yeterince kavranamadı. Yeni bir örgütlenme, mücadele anlayışı ve çalışma tarzına ihtiyacımız vardır. Buna uygun kadrolarımızı oluşturma görevi önümüzde duruyor.

Ekmeleddin İhsanoğlunu da, Muharrem İnceyi de Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu aday göstermiştir.

10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde;
Recep Tayyip Erdoğan %51,79
Ekmeleddin İhsanoğlu %38,44
Selahattin Demirtaş %9,76

24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde;
Recep Tayyip Erdoğan %52,58
Muharrem İnce %30,64
Selahattin Demirtaş %8,39
Meral Akşener %7,30

CHP ve MHP 10 Ağustos 2014 yılında Ekmeleddin İhsanoğlu’nu ortak aday gösterdiğinde aldığı oy oranı %38,44 oldu. 2011 Genel Seçimlerinde CHP’nin oy oranı %25,9, MHP’nin oy oranı ise %12,9 idi. CHP ve MHP oy oranlarının toplamı, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aldığı oy oranına çok yakın, %38,8. O dönem, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aday gösterilmesi, CHP tabanından tepki almış ve bir kısım CHP’linin sandığa gitmediği de iddia edilmişti.

AKP 1 Kasım genel seçimlerinde %49,5 oy alırken, 24 Haziran’da %7 oy kaybederek, oy oranı %42,5’e geriledi.

24 Haziran seçimlerinde elini taşın altına koyan CHP, İYİ PARTİ ve HDP’nin meclise girmesi için demokrasi mücadelesi vermiştir. Bu iki partiye de oy akışı olduğunu bile bile her iki partinin de meclise girmesini sağlamıştır. Bu seçimde %22,6 oranında oy alan CHP, uyguladığı politikalarla AKP’nin meclisteki çoğunluğuna da son vermiştir.

Bu seçimde kazanan Türkiye demokrasisi oldu.
Yılmak yok, yorulmak yok!
Demokrasi, hak, hukuk, adalet yürüyüşümüz devam ediyor. Fiili ve meşru mücadelemiz, bu topraklara barış, huzur, adalet ve refah gelene kadar sürecek...

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara Milletvekili
26 Haziran 2018

19 Haziran 2018 Salı

EMEKLİLERİMİZ AÇLIK SINIRI ALTINDA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR

Tüm İşçi Emeklileri Dul ve Yetimleri Derneği’ni ziyaret ettim. Bizim emeklilerimiz yoksul! Bizim emeklilerimizin %70’i açlık sınırı altında bir maaşla yaşıyor. Tatile çıkamıyor, ay sonunu getiremiyor, torununa harçlık dahi veremiyor. 

Emeklilerimiz açlık sınırı altında bir maaşla yaşamak istemiyor, İntibak Yasası’nın çıkmasını istiyor, ikramiye hakkını istiyor, sağlıkta katkı payının kaldırılmasını istiyor. Biz emeklilerimizin ve emekli derneklerimiz feryadını duyduk. CHP iktidarında emeklilerimizin sorunlarını çözeceğiz. Emeklilerimizin tüm taleplerine 2018 CHP Seçim Bildirgesi’nde yer verdik. 




Tüm İşçi Emeklileri Dul ve Yetimleri Derneği’nine gerçekleştirdiğim ziyarette yaptığım açıklama:

EMEKLİLERİMİZ AÇLIK SINIRI ALTINDA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR
Bizim emeklilerimiz yoksul! Bizim emeklilerimizin %70’i açlık sınırı altında bir maaşla yaşıyor. Tatile çıkamıyor, ay sonunu getiremiyor, torununa harçlık dahi veremiyor…

TÜRK-İŞ araştırmasının 2018 Mayıs ayı sonuçlarına göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için aylık gıda harcaması tutarı, “açlık sınırı” 1.686 TL. Gıda harcaması ile birlikte giyim, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim…vd. harcamaların aylık toplam tutarı, “yoksulluk sınırı” 5.492 TL.

Emeklilerimiz, hiç kimseye muhtaç olmadan onuruyla yaşamak istiyor.

Açlık sınırı altında maaş almak istemiyor, İntibak Yasası’nın çıkmasını istiyor, ikramiye hakkını istiyor, sağlıkta katkı payının kaldırılmasını istiyor.

Biz emeklilerimizin ve emekli derneklerimiz feryadını duyduk. CHP iktidarında emeklilerimizin tüm sorunlarını çözeceğiz.

Emeklilerimizin tüm taleplerine 2018 CHP Seçim Bildirgesi’nde yer verdik:

• 1 Ocak 2019’dan itibaren en düşük emekli maaşını 1.500 TL’ye çıkartacağız.
• Ramazan ve Kurban Bayramı’nda emeklilere birer “maaş” ikramiye vereceğiz.
• Emeklilere milli gelir artışından refah payı vereceğiz. Geçmişteki refah payı kayıplarını tazmin edeceğiz.
• Emeklilikte yaşa takılanların mağduriyetlerini gidereceğiz.
• Emekliler için muayene, ilaç katılım paylarını ve fark ücretlerini kaldıracağız.
• Emekli banka promosyonlarını kamu çalışanları ile aynı orana yükselteceğiz.
• Adil bir İntibak Yasası çıkartacağız.
• Yasal düzenlemelerle kaybedilmiş emeklilik haklarını yeniden tanıyacağız.
• Sosyal tesis olanakları bulunmayan meslek grupları için emeklileri de gözetecek şekilde yeni tesisler yapacağız.
• Turizm Bakanlığı ve TURSAB iş birliğiyle, emeklilerin makul ücretlerle gezi ve tatil yapabilmesini sağlayacağız.
• 65 yaş üzerindeki yurttaşlarımızın kültür, sanat ve spor etkinliklerinden ücretsiz yararlanmalarını sağlayacağız.
• SSK ve Bağ-Kur’dan yetim aylığı alan kadınların çalışmaları halinde aylıklarının kesilmesi uygulamasına son vereceğiz.


Emekliler için geliyoruz


Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
19 Haziran 2018


























16 Haziran 2018 Cumartesi

ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLERE BAYRAM YARDIMININ KESİLMESİ VİCDANLARI SIZLATTI



ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLERE BAYRAM YARDIMININ KESİLMESİ VİCDANLARI SIZLATTI
Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın talimatı ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları şehit yakınları ve gazilere dini bayramlarda verdiği yardımları, emeklilere yapılan 1000 TL’lik bayram ikramiyesi ile ilişkilendirerek kesti. AKP iktidarının, şehit ailelerine ve gazilerimize yapılan 500 TL’lik vakıf yardımına göz dikerek kesmesi, vicdanları sızlatmıştır. Bu ülke için en büyük bedeli ödeyen şehitlerimizin ailelerine ve gazilerimize yapılan bu utanç verici muameleyi kınıyoruz.

Şehit ailelerimizi ve gazilerimizi yardımın kesilmesi değil, böylesine çirkin bir muameleye maruz kalmaları üzmüştür.


Konuya ilişkin yaptığım basın açıklaması: 

AKP ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLERE BAYRAM YARDIMINI KESTİ
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından şehit yakınları ve gazilere dini bayramlarda verilen yardımlar bu Ramazan Bayramı’nda verilmedi. Yaşanan mağduriyet, şehit yakını ve gaziler tarafından partimize iletildi. Yaptığımız inceleme sonucu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın talimatı ile yardımların kesildiği bilgisine ulaştık.

Telefon ile görüştüğümüz, Keçiören Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yetkilileri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yazılı talimatı ile yardımların kesildiği açıklamasını yaptı. Bakanlığın yazılı talimatının gerekçesi ise Ramazan Bayramı’nda emeklilere verilen 1000 TL’lik bayram ikramiyesinin şehit ailelerine ve gazilere de verilmesi.

AKP VİCDANLARI KANATTI
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, şehit yakınları ve gazilere verilen vakıf yardımını emeklilere verilen 1000 TL’lik bayram ikramiyesi ile ilişkilendirerek kesmesi vicdanları kanatmıştır.

AKP iktidarının, şehit ailelerine ve gazilerimize yapılan 500 TL’lik vakıf yardımına göz dikerek kesmesi kabul edilemez çirkin bir uygulamadır. Bu ülke için en büyük bedeli ödeyen şehitlerimizin ailelerine ve gazilerimize yapılan bu utanç verici muameleyi kınıyoruz.

Şehit ailelerimizi ve gazilerimizi yardımın kesilmesi değil, böylesine çirkin bir muameleye maruz kalmaları üzmüştür.

Yapılan bu vicdansızlığı halkımızın takdirine sunuyoruz…

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
16 Haziran 2018


14 Haziran 2018 Perşembe

BU ÇAĞRI “SEÇİMİ KAZANMAK İÇİN BEN NE YAPABİLİRİM?” DİYENLER İÇİN





BU SEÇİMİ KAZANMAK İÇİN BEN NE YAPABİLİRİM?
Bu çağrı, 24 Haziran seçimlerini kazanmak için “ben ne yapabilirim” diyenler için…

·        Birinci şart, kazanacağımıza inanacağız!

·        Moral ve motivasyonumuz yüksek olacak, çünkü yüksek motivasyon kazandırır!

·        Şu anda moral ve motivasyon üstünlüğü bizde. Baskın seçim planını yapanlar, kazdıkları kuyuya düştü. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu İYİ PARTİ’yi seçime sokmama planını 15 milletvekili hamlesiyle boşa çıkardı. SP ve CHP’nin ittifak kuracakları fikrini akıllarına dahi getirmeyenler, kurulan “Millet İttifakı” ile ikinci şoku yaşadılar.

·        Güçlü bir yönetim için hem Cumhurbaşkanlığını hem de Meclis çoğunluğunu almak zorundayız. Aksi durumda uyumlu bir çalışma söz konusu olamaz. Bu bilinçle, bir oy hepimizin Cumhurbaşkanı Muharrem İnce’ye, bir oy da CHP’ye…

·        Hedefimiz, daha önce bize oy vermemiş en az beş kişiyi hepimizin Cumhurbaşkanı Muharrem İnce’ye, CHP’ye ya da “Millet İttifakı”na oy vermeye ikna etmek olmalıdır.

·        “ Bugün kimi ikna ettim” diye her gün kendimize soracak kadar sorumluluk sahibi, azimli, kararlı ve özverili olmalıyız. Binlerce kişiyle görüşüp, tek bir kişiyi bile ikna edememişsek seçimin sonucuna etkimiz olmaz… İkna şart!

·        Unutmayın! Önemli olan bize oy vermemiş olanları ikna etmek ve oy vermelerini sağlamaktır. TBMM’de “ Millet İttifakı”nın çoğunluğu alması için bilinçli propaganda yapacağız. Selam verip, el sıkıp geçmeyeceğiz… 

·        Çalışıyormuş gibi yapmayacağız! Çalışacağız! Yurt dışındaki, Almanya’daki, İngiltere’deki, Fransa’daki… akrabalarımızı, arkadaşlarımızı arayıp, bize oy vermeye ikna edeceğiz. Ve diğer şehirlerdeki akrabalarımızı, dostlarımızı arayarak ikna edeceğiz… Komşularımızla, işyerimizdeki arkadaşlarımızla konuşacağız… Bakkalımızı, kuaförümüzü, kahvehane arkadaşlarımızı, sınıf arkadaşımızı ikna edeceğiz… Bu işi hafife almayacağız! Bu iş en ciddi iş! Türkiye’nin geleceği!

·        Tüm ikna çabalarınıza rağmen CHP’ye oy vermek istemeyen seçmenleri de “Millet İttifakı”nda yer alan diğer partilere SP ya da İYİ PARTİ’ye oy vermeye ikna edeceğiz.

·        İlk turda oy kullanmayı düşünmeyenlere, seçimin ikinci tura kalmasının onların birinci turda “Millet İttifakı”na kullanacakları oylara bağlı olduğunu söyleyerek, oy kullanmaya ikna edeceğiz.

·        Kesinlikle saldırgan üslup kullanmayacağız. Herkesi kucaklayacağız, her düşünceye açık olacağız. Yargılamayacağız, dinleyeceğiz, anlamaya çalışacağız, çözüm önerileri sunacağız.

·        Sosyal medyada terör estiren trollere karşılık vermek yerine, plan ve projelerimizi anlatan paylaşımlar yapacağız.  Saldırı, küfür ve tehditlere ayni tonda cevap vermeyeceğiz. Makul, mantıklı, insan haklarına ve hukuka uygun açıklamalar yapacağız. Hep yapıcı olacağız, huzurlu bir Türkiye’yi anlatacağız.

·        Recep Tayyip Erdoğan’ın kendi seçmenini konsolide etmek için uyguladığı kutuplaşma politikasını boşa çıkartacağız. Herkesi kucakladığımız gibi AKP’li seçmeni de kucaklayacağız.  AKP’ye oy veren de, CHP’ye oy veren de, HDP’ye oy veren de, MHP’ye oy veren de,  SP’ oy veren de, İYİ PARTİ’ye oy veren de bizim vatandaşlarımız. Onlar, demokratik haklarını kullanarak bir partiyi tercih ettiler…  Kesinlikle ötekileştirmeyeceğiz, saygı duyacağız, kabulleneceğiz. Demokrasinin gereği bu çünkü!

·        16 Nisan referandumunda, nasıl ki hiç bir ayrım yapmadan tüm vatandaşlarımızı kucaklayarak hep birlikte büyük bir başarıya imza attık, şimdi de aynı politikaları daha bilinçli uygulayacağız.

·        Tek bir oyun bile çok değerli olduğu bilinciyle çalışacağız.  Tek bir oy deyip geçmeyeceğiz, “tek” “tek”  oylar toplandığında seçimin sonucunu belirlediğini bileceğiz.

·        Halk kutuplaşma istemiyor. Kucaklaşacağımız bir Türkiye’yi, barışı, huzuru, birlikte yaşamı, refahı hepimizin hak ettiğini anlatacağız.

·        AKP’ye oy veren kararsız seçmenleri, ortak sorunlarımızı ön plana çıkartarak ikna edeceğiz. Hayat pahalılığı hepimizin ortak sorunu, kutuplaşma kimsenin onaylamadığı bir politika, demokrasi herkesin ortak isteği, adalet herkes için gerekli,  eğitim sisteminden kimse memnun değil... Bu konular üzerinden ikna çabalarımızı sürdüreceğiz.  

·        OHAL sürecinde suçlu suçsuz ayrımı yapılmadan, herkes darbeci ilan edildi.  Yüzbinlerce kamu çalışanı ihraç edildi, açığa alındı, tutuklandı. Gerçek darbecilerin bir kısmı kaçtı, bir kısmı hala AKP’nin içinde, diğer bir kısmı da parayı verip cezaevlerinden çıktı. Ancak darbecilikle alakası olmayan gerçek mağdurlara,  “Ağaç kabuğu yesinler” diyorlar. Biz mağduriyetleri çözeceğimize söz verdik. Mağdur ailelere ve özelikle de yakınlarına ulaşarak, CHP’yi desteklemeye ikna edeceğiz…  

·        Bu süreçte eleştirmeyeceğiz! İş yapacağız! iş bitirici olacağız! Eleştirilerimizi 24 Haziran sonrasına erteleyeceğiz.



Millet için geliyoruz…


Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
14 Haziran 2018

13 Haziran 2018 Çarşamba

ÖĞRETMENLER İÇİN GELİYORUZ ATANMAYAN ÖĞRETMEN KALMAYACAK

ÖĞRETMENLER İÇİN GELİYORUZ ATANMAYAN ÖĞRETMEN KALMAYACAK
Keçiören’de okulları ziyaret edip öğretmenlerimizle sohbet ettik. CHP iktidarında öğretmenlerimize, tüm sorunlarını çözme sözü verdik. CHP 2018 Seçim Bildirgesi’nde de öğretmenlerimizin sorunlarını nasıl çözeceğimizi açıkladık. Öğretmenlik mesleği yeniden saygın meslekler arasına girecek, atanmayan öğretmen kalmayacak, ücretli ve sözleşmeli öğretmenliğe son vereceğiz.


İşte Yıldırım Kaya’nın o açıklamaları:

Öğretmenler İçin Geliyoruz

CHP iktidarında öğretmenlerimize tüm sorunlarını çözme sözü verdik. CHP 2018 Seçim Bildirgesi’nde de öğretmenlerimizin sorunları nasıl çözeceğimizi açıkladık:
• Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu çıkartacağız. Öğretmenliği Cumhuriyetimizin ilk yıllarında olduğu gibi saygın mesleklerden biri haline getireceğiz.
• Öğretmenlere 3600 ek gösterge hakkı tanıyacağız.
• 180 bin öğretmene bir yıl içerisinde kadro vereceğiz. Ücretli ve sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına son vereceğiz. Tüm öğretmenlerin kadrolu atanmasını sağlayacağız.
• 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde öğretmenlere bir maaş ikramiye vereceğiz.
• Öğretmenlerin eğitim tazminatlarını, ek ders ücretlerini arttıracağız.
• Öğretmenlerin aile bütünlüğünü her koşulda sağlayacağız
• Eğitim çalışanlarına toplu taşıma araçlarını ücretsiz yapacağız.
• Öğretmen atamalarında ve terfilerde, liyakati esas alacağız. Tüm yönetici atamalarını sadece yazılı sınavla yapacağız.
• Öğretmen ve yöneticilerin, hukuksuz yargılanmalarına, açığa alınmalarına ve sürgün edilmelerine son vereceğiz.
• Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi’ni içerik ve yöntem açısından AB normlarıyla uyumlu hale getireceğiz.
• Öğretmenlere yaşa bakmaksızın yurtiçi ve yurt dışındaki lisansüstü ve doktora eğitimleri için izin ve burs olanağı sağlayacağız.
• Meslek içi eğitim seminerlerini, eğitimcilerin görüş ve talepleri uyarınca hazırlayacağız


Öğretmenler için geliyoruz…

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
13 Haziran 2018

12 Haziran 2018 Salı

Kadınlar İçin Geliyoruz


Bugün Kırşehir Dulkadirli Karşıyakalılar Derneği'nde kadınlarımızla buluştuk.Kadınlarımızın vicdanına seslendim,  “Kadınla erkeği eşit konuma getirmenin fıtrata aykırı olduğunu söyleyenlere oyunuzu vermeyin. İşsizliğin nedenini kadınların çalışma hayatına katılmasına bağlayan zihniyete oyunuzu vermeyin. İş isteyen kadınlarımıza “Evdeki işler yetmiyor mu?" diyenlere oyunuzu vermeyin. Oyunuzu, kadınların hayatın her alanında eşit yurttaşlar olması için mücadele edenlere, özgürlüğünüzü, eğitim ve çalışma hakkınızı savunanlara verin. Oyunuzu; size seçme ve seçilme hakkını verenlerin, açtığı aydınlık yoldan yürüyenlere verin.” dedim. 


Kadınlar İçin Geliyoruz
16 Nisan 2017 Referandumu “Sandık Çıkışı Anketi”ne göre kadınlarımızın %51’i “Hayır” diyerek; demokrasi, eşitlik ve özgürlükten yana oylarını kullandıklarını ilan ettiler.

Türkiye’de kadınlarımızın büyük ve ciddi sorunları var. Kadınlar çalışma hayatında yok, her 10 kadından sadece 3’ü çalışıyor. Bu oran OECD ve AB üyesi ülkelerin ortalamasının çok altındadır. Eğitim hakları ellerinden alınan kadınlarımız hayatın her alanında geride kalıyor. Kız çocuklarımızın okuması, kadınlarımızın iş sahibi olması hükümetlerin özel plan ve projeleriyle mümkün olabilir. Ancak bu zamana kadar kadınlarımıza yönelik özel bir çalıma yapılmamış.

SİYASETTE KADININ ADI YOK
Siyasette de kadının adı yok! Kadının asli görevi “ev kadınlığı” olarak görülüyor. Ailenin bütün sorumluluğu kadınlarımızın omuzlarına yükleniyor. Kadınların, çalışmasına, siyasete vakit ayırmasına fırsat verilmiyor.

Nüfusun yarısı kadın olmasına rağmen, 1 Kasım 2015 seçimlerinde TBMM’e 82 kadın milletvekili girebildi. Kadınların meclisteki temsil oranı %14,9'da kaldı.

24 Haziran milletvekili listelerini açıklayan partiler, kadınları yine görmezden geldi. AKP 126, CHP 137, HDP 226, MHP 69, İYİ Parti 150, SP ise 79 kadını milletvekili adayı gösterdi. Kadın adayların büyük bir çoğunluğu ise seçilemeyecekleri yerlerden aday gösterildi.


CHP iktidarında kadınlarımızın sorunlarını çözmeye söz verdik. 24 Haziran 2018 CHP Seçim Bildirgesi’nde de hayatımızın yarısı kadınlarımıza desteğimizi açıkladık:

• Her mahalleye ücretsiz kreş açacağız
• İşyerlerinde emzirme odası ve kreş açma yükümlülüğünü sadece kadın çalışanların değil, tüm çalışanların sayısına göre belirleyeceğiz.
• Doğum yapan sigortasız kadınlara 1 yıl doğum borçlanması hakkı tanıyacağız.
• Şiddete uğrayan kadınların gizliliği güvence altına alınacak, mağdurların güvenli bir ortama kavuşması sağlanacak.
• Kadın cinayeti ve cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda cezaları ağırlaştıracağız. Haksız tahrik ve iyi hal indirimlerini kaldıracağız.
• Kadın sığınma evlerini, kadın danışma merkezlerini, cinsel şiddet kriz merkezlerini ülke çapında yaygınlaştıracağız.
• Kadın Bakanlığı kuracağız
• Kadınlara ekonomik, sosyal, kültürel hayatta fırsat eşitliği sağlayacağız.
• 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü resmi tatil ilan edeceğiz
• Kadınların bedenlerine dair tüm kararları özgürce almaları önündeki engelleri kaldıracağız
• Kadın esnaf için gelir vergisinde indirim yapacağız.
• Kamu alımlarında kadın girişimcilere %30’a kadar maliyet avantajı sağlayacağız.
• Kadın Kooperatiflerini destekleyecek, kuruluş maliyetlerini bütçeden karşılayacağız
• Bireysel Emeklilik Sigortasında devletin katkısını kadınlar için %33’e çıkartacağız.
• Her yeni kadın istihdamında SGK priminin çalışan payının %25’ini ödeyeceğiz.
• %20’den fazla kadın çalışanı olan işletmelere, her %5‘lik ilave kadın istihdamı için Kurumlar Vergisi’nden 1 puan istisna sağlayacağız.
• Kamuda yönetim kademelerinde %33 kadın kotası uygulayacağız.
• Yetim aylığı alan kadınların çalışması halinde aylıklarını kesmeyeceğiz.
• Eşit işe eşit ücret uygulamasını hayata geçireceğiz.
• Kadınların sendikal hayata katılımını sağlamak için 6 ay süreyle sendika aidatını bütçeden karşılayacağız.
• Emzirme iznini günde 2 saate çıkartacağız.
• Evde bakım işlerini kadınların görevi olmaktan çıkartacağız. Bu işleri üstlenmek zorunda kalan kadınları sosyal güvenlik kapsamına alacağız.
• Gündüz bakım ve evde bakım hizmetlerinin niteliklerini artıracak, bu hizmetleri, ücretsiz hale getireceğiz.
• Ebeveyn iznini kamuda 6 aya çıkartacağız.

KADIN ERKEK EŞİTLİĞİNE İNANMAYANLARA OY VERMEYİN
Kadınlarımızın vicdanına sesleniyorum, kadınla erkeği eşit konuma getirmenin fıtrata aykırı olduğunu söyleyenlere oyunuzu vermeyin. İşsizliğin nedenini kadınların çalışma hayatına katılmasına bağlayan zihniyete oyunuzu vermeyin. İş isteyen kadınlarımıza “Evdeki işler yetmiyor mu?" diyenlere oyunuzu vermeyin.
Sevgili kadınlar; oyunuzu, kadınların hayatın her alanında eşit yurttaşlar olması için mücadele edenlere, özgürlüğünüzü, eğitim ve çalışma hakkınızı savunanlara verin
Oyunuzu; size seçme ve seçilme hakkını verenlerin, açtığı aydınlık yoldan yürüyenlere verin!


Kadınlar için geliyoruz…


Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
12 Haziran 2018






11 Haziran 2018 Pazartesi

Demokrasi mi? Diktatörlük mü?



Bugün Güdül'de halkımızla buluştuk, halk demokrasi istiyor. 24 Haziran seçimlerine giderken, halka demokrasi mi, diktatörlük mü, diye soruyoruz… Türkiye için ne büyük kayıp!

Demokrasi mi? Diktatörlük mü?
Ders kitaplarında okutulacak bir seçim sürecinden geçiyoruz. Milletvekilleri cezaevinde, Cumhurbaşkanı adayı cezaevinde… CHP Milletvekili Enis Berberoğlu da iktidarın talimatıyla Maltepe Cezaevinde tutuluyor. Bu uygulamalar diktatörlüğün nefesini yüzümüze çarpıyor. Hukuka, vicdana, ahlaka uymayan bir gaddarlık…

Türkiye tarihinde hangi parti iktidarda olursa olsun, hedefleri hep demokrasi oldu. Demokrasi yolunda yeterli çabanın gösterilmediğini, kararlı bir mücadelenin verilmediğini, altyapının hazırlanmadığını, demokrasiyle alakası olmayan uygulamaların yapıldığını, darbe dönemlerinde geriye gidişin olduğunu biliyoruz. Bütün bunlara rağmen, hiçbir parti tek adamlığı, diktatörlüğü hedeflemedi.

HALKA DEMOKRASİ Mİ DİKTATÖRLÜK MÜ DİYE SORUYORUZ…
16 yıllık AKP iktidarı, Türkiye’yi bir yol ayrımına getirdi. 24 Haziran seçimlerine giderken, halka demokrasi mi, diktatörlük mü, diye soruyoruz… Türkiye için ne büyük kayıp!
Biz her gün sokaklardayız… Halkımız demokrasi diyor!

İLK ÖNCE OHAL KALKACAK
CHP iktidarında, AKP’nin insan onuruna yakışmayan tüm uygulamalarına son vereceğiz.

Demokrasi adına ilk yapacağımız iş OHAL’i kaldırmak olacak. Çıkartılan KHK’ları Anayasal denetime açıp, tüm mağduriyetleri ivedilikle gidereceğiz.

CHP iktidarında yargı bağımsız olacak. Milletvekillerinin tutuksuz yargılanmasını ilke haline getireceğiz. Masumiyet karinesi güvence altına alınacak, uzun gözaltı süreleri ve keyfi tutuklamalar olmayacak.

Darbe kalıntısı tüm yasalar kaldırılacak. Demokratik bir Anayasanın, toplumsal mutabakatla hazırlanması için öncülük edeceğiz, destek vereceğiz.

Kuvvetler ayrılığından asla taviz vermeyeceğiz. TBMM’de herkesin temsil dilmesi için 10 seçim barajı kaldıracağız.

Demokrasi için geliyoruz…

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
11 Haziran 2018

10 Haziran 2018 Pazar

CHP ANKARA 2. BÖLGE MİLLETVEKİLİ ADAYI YILDIRIM KAYA ALTINDAĞ KARAPÜRÇEK MAHALLESİNDE


CHP ANKARA 2. BÖLGE MİLLETVEKİLİ ADAYI YILDIRIM KAYA ALTINDAĞ KARAPÜRÇEK MAHALLESİNDE
Bugün Altındağ’ın Karapürçek mahallesindeyiz. Karapürçek yoğun göç alan, özellikle de Ankara’nın çevre illerinden göç alan bir mahalle. 2007 yılında 22.815 olan nüfusu hızla artarak, 2017 yılında 76.519’a ulaşmış. Ancak yapılan hizmetler nüfusun artış hızına ulaşamamış.

Büyük umutlarla çevre illerden Ankara’ya göç edip Karapürçek’te yaşayanlar, istedikleri refaha burada da kavuşamamış. İşsizlik ve yoksulluk burada da peşlerini bırakmamış. Herkeste bir umutsuzluk ve gelecek kaygısı var…

İşsizliğin ve yoksulluğun bitirilmesi hükümetlerin en öncelikli görevlerindendir.

Herkesin doğduğu yerde doyması, göç etmek zorunda kalmaması; hükümetlerin istihdam yaratacak doğru politikalarıyla mümkündür…

CHP 2018 Seçim Bildirgesi’nde işsizlikle, yoksullukla mücadele planını açıklamıştır:

Yoksulluğa son vereceğiz: GSS (Genel Sağlık Sigortası) primleri devlet tarafından ödenen, Yeşil Kart sahibi her haneye aylık 1.000 TL Aile Maaşı bağlayacağız. Aile Maaşı bağlanan ailelere; aylık 25 TL su, 50 TL elektrik ve kış aylarında 100 TL ısınma desteği vereceğiz.

İşsizliğe son vereceğiz: 1 milyon 200 bini kadrolu kamu personeli olmak üzere, en az 4 milyon 200 bin kişi için ek istihdam sağlayacağız.

Taşeron işçileri kadroya alacağız: Kapsam dışı bırakılan 500 bin taşeron işçiyi ilk 6 ayda kadroya alacağız.
Asgari Ücreti arttıracağız: Asgari ücreti net 2.200 TL’ye çıkartacağız.

Emeklinin gelirini artırıp ikramiye vereceğiz: En düşük emekli maaşını 1.500 TL’ye çıkartacağız. Ramazan ve Kurban bayramlarında emeklilere birer maaş ikramiye vereceğiz.

Borç faizlerini sileceğiz: 26.05.2018 tarihi itibarıyla takibe düşmüş kredi kartı ve tüketici kredisi borç faizlerini sileceğiz. Anaparayı uzun vadede tahsil edeceğiz.

İlk evim kredisi vereceğiz: Evi olmayan ailelere “İlk Evim Kredisi” vereceğiz. Aylık %0,5 kamu bankalarından üst limiti 300 bin TL olan peşinatsız kredi verilecek. Kredi kullanmış yurttaşlarımıza da aynı koşullarda yeniden finansman olanağı sağlayacağız.

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
9 Haziran 2018/Altındağ-Karapürçek

8 Haziran 2018 Cuma

Mutlu Çocukların Yaşadığı Bir Ülke İstiyoruz


Mutlu Çocukların Yaşadığı Bir Ülke İstiyoruz

Sevgili Öğrencilerimiz, Değerli Öğretmenlerimiz ve Saygıdeğer Velilerimiz
Bugün hepimizin üzerine titrediğimiz geleceğimiz, çocuklarımız 2017-2018 yılı karnelerini aldı. Çabalarından dolayı öğrencilerimizi, emeklerinden dolayı öğretmenlerimizi, sabır ve fedakarlıklarından dolayı da velilerimizi kutluyorum.

Başarılı olmak için çalışmak kadar, dinlenmeye de ihtiyacımız var. Sevgili öğrencilerimize, dinlenmelerini ve en sevdikleri şeyleri yapmalarını tavsiye ediyorum. Mesela kitap okumayı sevenler için, okunması gereken o kadar çok kitap var ki…

Ama tatilde çalışmak zorunda olan milyonlarca çocuğumuzun olduğunu da biliyorum. Tarlada, bağda bahçede, sanayide… O küçük eller çalışacak, sevdikleri şeyleri yapamayacaklar!

Ekonomik nedenlerle okuyamayan, çalışmak zorunda kalan çocuklarımızın da bugün büyük bir burukluk yaşadığını taa yüreğimizde hissediyoruz…

Biz çocuklarımızın çağın gerisinde kalmayacakları, iyi bir eğitim almalarını istiyoruz. Çocuklarımızın tatil haklarında çalışmak zorunda olmayacakları bir Türkiye hayalimiz var!

Biz mutlu çocukların yaşadığı bir ülke istiyoruz…

Çünkü biliyoruz ki çocukların mutlu olduğu bir ülkede; huzur olur, barış olur, kardeşlik olur, refah olur…

Tüm bu duygularla, yeni oy kullanacak gençlerimize, mesleğini onuruyla yapmak isteyen öğretmenlerimize, çocuklarının geleceği için kaygı duyan değerli velilerimize sesleniyorum…

Kendiniz için, çocuklarınız için oy kullanın; geleceğinizi karartmak isteyenlere 24 Haziran’da tasdiknamelerini verin.

Eğitim İçin geliyoruz!

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
8 Haziran 2018/Karneler Günü Kutlaması

7 Haziran 2018 Perşembe

Eğitimi Bitiren AKP’ye Tasdikname Veriyoruz


Eğitimi Bitiren AKP’ye Tasdikname Veriyoruz
Cuma günü 2017-2018 eğitim öğretim yılı karnelerini alacak olan çocuklarımıza ve tüm eğitim emekçilerimize iyi tatiller diliyorum. Çocuklarımız karnelerini alırken, biz de AKP hükümetinin 16 yıllık eğitim karnesine baktık. Gördük ki AKP hükümetinin eğitim karnesi zayıflarla dolu…

Böylesine kötü bir karneye sahip, bir kaptan ve mürettebatı artık bu devasa gemiyi yürütemez. Er ya da geç batırır. Gemi su almaya başladı, böyle giderse hep birlikte batarız.

Eğitimin kronikleşmiş sorunları, 2017-2018 eğitim öğretim yılında da katlanarak devam etti. Sürekli değiştirilen sınav sistemiyle çocuklarımızın psikolojisini bozuldu. Eğitimde fırsat eşitliği yok edildi, ailelerin eğitime ayırdığı pay daha da arttı. Çocuklarımızı ve ailelerini gelecek kaygısı sardı.

Hazırladığımız rapora göre;
• Türkiye’de öğrenci başı harcanan parayı OECD ortalaması ile kıyasladığımızda içler acısı bir tablo ortaya çıkıyor. Devletin ortaokul ve lise düzeyinde, OECD ortalamasının 3’te 1’i kadar harcama yaptığı görülüyor. İlkokuldan üniversiteye kadar harcanan toplam bütçe ise OECD ortalamasının yarısından az. Bu tablodan da görüldüğü gibi, AKP, eğitim harcamaları konusunda sınıfta kaldı.

• Milli Eğitim Bakanlığı’na ayrılan bütçenin “eğitim” yatırımına giden payı her sene kademeli olarak azaldı. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında %17 olan eğitim payı, 2018’de %8’e kadar düştü. Yetersiz olan eğitim bütçesi “Fatih Projesi” gibi israf projelere ve TÜRGEV gibi iktidar yandaşlarına aktarıldı. AKP eğitim yatırımlarında sınıfta kaldı.

• Hane halkının eğitime yaptığı harcama kademeli olarak artıyor. 2013’te bu oran %13 iken, 2 yıl içinde %18’e çıktı. 2015’ten sonra ise TÜİK bu konuda veri açıklamayı durdurdu. AKP iktidarından önce 100 okuldan 3’ü özel okulken, şimdi her 100 okuldan 13’ü özel okul oldu. Ayrıca 2002’de her 100 çocuktan 2’si özel okula giderken, şimdi her 100 çocuktan 7-8’i özel okula gidiyor. AKP iktidarında devlet, yurttaşlarının eğitim harcamalarını karşılamakta sınıfta kalmıştır.

• AKP iktidarında okullar arasında ayrımcılık yapıldı. Anadolu ve fen liselerinde okuyan öğrenci başına harcanan bütçenin iki katı, imam hatip lisesi öğrencisine harcandı. 2018 yılında açılacak her 10 fen lisesine karşılık, 188 yeni imam hatip lisesi açılması planlanıyor. Bu yatırımlara rağmen imam hatip ve meslek liselerine beklenen talep gelmedi, sınıflar boş kaldı, kaynaklar israf edildi. AKP, 16 yıllık iktidarında eğitim eşitliği konusunda sınıfta kaldı.

• Hükümetin, teşvik ettiği imam hatiplerde okuyan öğrenciler PISA testinde Türkiye ortalamasının çok altında kaldı. Siyasi popülizm malzemesi yapılan imam hatipli gençler iyi yetiştirilemedi. AKP iktidarı en büyük kötülüğü imam hatip öğrencilerine yaptı. Hükümet, imam hatip öğrencilerine iyi bir eğitim verme konusunda da sınıfta kaldı.

• Türkiye 2008 yılında, Dünya Ekonomik Forumu eğitim kalitesi endeksinde, 145 ülke içinde 77. sırada yer alıyordu, şimdi ise 104. sıraya düştü. Hükümet, eğitim kalitesi konusunda sınıfta kaldı.

• PISA sonuçları incelendiğinde 2012 yılındaki yerimizden çok gerilere düştük. Okuduğunu anlama, fen ve matematik alanındaki testlerde çocuklarımız çok düşük notlar aldı. Fende 425 (OECD Ort. 493), matematikte 420 (OECD Ort 490), okuduğunu anlamada 428 (OECD Ort 493) puanla en başarısız ülkelerden biri oldu. En başarılı ülkelerin çocukları haftada 10 saat ödev yaparken, bizim çocuklarımız 24 saat ödev yaptı. Çocuklarımızın tüm çabalarına rağmen, hükümetin ezberci eğitim sistemi nedeniyle, sorgulayan bireyler yetiştirme konusunda hükümet sınıfta kaldı.

• Çocuklarımız başarılı olamadığı gibi yabancı akranlarına göre mutlu da olamadı. PISA sonuçlarına göre OECD ülkelerinde her 10 çocuktan 1'i "hayatımdan hiç memnun değilim" derken, bizim 4 çocuğumuzdan 1'i hayatından hiç memnun olmadığını söyledi. Maalesef hükümet, mutlu çocuklar yetiştirme konusunda da sınıfta kaldı.

• 2001-2002 eğitim öğretim yılında 640 bin olan taşımalı öğrenci sayısı, 2017-2018 yılında 1 milyon 321 bine ulaştı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in 2004 yılında taşımalı eğitimi bitireceğiz açıklamasından 14 yıl sonra bu rakamlar oldukça düşündürücüdür. Öğrencinin olduğu her yerde öğretmenin de olması gerekirken AKP yerinde eğitimde de sınıfta kaldı.

• Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 2019 yılında ikili eğitimi bitireceklerini açıklamasına rağmen mevcut bütçedeki rakamlara bakıldığında bunun büyük bir yalan olduğu ortaya çıkıyor. İkili eğitimi sona erdirmek için yapılması gereken derslik sayısı yaklaşık olarak 57 bin, ancak 2019 yılında ayrılan bütçe ile açılabilecek derslik sayısı sadece 17 bin 500. Görülüyor ki, AKP hükümetleri ikili eğitim konusunda da sınıfta kaldı.

• Eğitim sisteminin kanayan yarası kuşkusuz sürekli değişen sınav sistemi. Liselere geçiş için yapılan sınav sisteminde 16 yılda toplam 7 defa köklü değişiklik yapıldı. Dönem ortasında kuralların değişmesi, seçim nedeniyle sınav tarihinin kaydırılması, soru sistematiğindeki köklü değişiklikler, sınav sorularının çalınması, öğrencilerin büyük mağduriyetler yaşamasına sebep oldu. Görüldüğü gibi AKP sınavlar konusunda da sınıfta kaldı.

• Okul öncesi eğitim de içler acısı durumda. Eğitimin temel basamağını oluşturan okul öncesi eğitim verilerine bakıldığında OECD ortalamasının çok altında kalındığı görülüyor. Özellikle Türkiye’deki 3 ve 4 yaş grubundaki çocukların okul öncesi eğitimi neredeyse OECD ortalamasının onda biri kadar. Okul öncesi eğitim konusunda da AKP sınıfta kaldı.

• Darbe girişiminin ardından ihraç edilen yaklaşık 120 bin kişinin 40 bini öğretmen ve akademisyen. Yani 20 Temmuz sonrası ihraç edilen 3 kişiden 1’i eğitimci. Görüldüğü gibi büyük bir eğitimci tasfiyesi söz konusu.

• Bugün; yatılı okuyan, simit satarak, su satarak eğitimini tamamlayan Erdoğan, Yalovalı kamyon şoförü Hacı Şerif’in gariban oğlu Muharrem ince, devlet parasız yatılı okulunda okuyan Meral Akşener, tesisatçı Tahir'in oğlu Selahattin Demirtaş Cumhurbaşkanı olmak için yarışıyor. Cumhuriyetin eşit eğitim ilkesi sayesinde Türkiye'nin en gariban çocukları Cumhurbaşkanlığı için yarışacak güce erişebiliyorlar. Peki bugünkü gençlerin bu hakkı olacak mı? Değerlendirmelere göre maalesef olmayacak. Yine PISA sonuçlarına bakacak olursak, en yoksul %25'lik kesimdeki çocuklar yaklaşık 400 puan alırken, en zengin %25'lik kesimdeki çocuklar ortalama 460 puan almıştır.

Hane halkının eğitim harcamalarındaki payı arttıkça ve özel okullar teşvik edildikçe, gelire bağlı fırsat eşitsizliğinin artması sonucu, eşit eğitim konusunda da hükümet sınıfta kalmıştır.

• MEB verilerine göre, 2010'da ek ders dahil öğretmen maaşı 1.808 TL, kişi başı milli gelirin %11,4'ü, şu anda ise 3.618 TL ile milli gelirin %9,3'üne düştü. Yani öğretmenin geliri enflasyon karşısında eridi, büyümeden de öğretmenlere pay verilmedi. Öğretmenin geçim derdini çözme konusunda hükümet sınıfta kaldı.

• AKP İktidarı sözleşmeli öğretmen dönemini başlattı. Güvencesi olmayan, özlük haklarından yoksun, düşük ücretle 63.829 sözleşmeli öğretmen çalıştırılıyor. Kamuda 109.000 öğretmen açığı olduğu halde, sözleşmeli öğretmen sayısı artıyor. AKP, Öğretmenini güvenceli çalıştırma konusunda da hükümet sınıfta kaldı.

• Ataması yapılmayan öğretmenler de AKP hükümetinin eseri. 2001'de seçim meydanlarında "60.000 öğretmenin atama sorununu çözeceğim" diyen de, bu sayı 430 bine çıkartan da AKP. Hükümet öğretmen atamalarında da sınıfta kaldı.

Eğitimde sınıfta kalan ülke, her alanda sınıfta kalır. AKP hükümeti çok sınıf tekrarı yaptı. Çocuklarımızın geleceğini, umudunu çaldı. Bu ülke daha fazla sınıf tekrarını kaldıramaz. Artık AKP’ye “tasdikname” verme zamanı gelmiştir.
Çocuklarınızın geleceği için oy kullanacak anne- babalar, mesleğinin onuru için oy verecek öğretmenler, emekliliğin tadını çıkarmak isteyenler, gelecekleri için tercih yapacak olan gençler… AKP’ye karne notunu 24 Haziran’da sandıkta sizler vereceksiniz.

Eğitim için geliyoruz…

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
7 Haziran Perşembe 2018

6 Haziran 2018 Çarşamba

SİME-SEN yok sayılıyor



SİME-SEN yok sayılıyor

SİME-SEN /Sivil Memurlar Sendikası; 2011 yılında askeri işyerlerinde çalışan sivil memurların kurduğu bir sendika. Sendika kurma haklarının engellenmek istenmesine karşı, verdikleri hukuki mücadeleyi Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla kazandılar.

Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nde çalışan 40 bini aşkın sivil memuru kapsıyor. Yaklaşık olarak 12 bin üyesi var.

SİME-SEN üyelerinin en büyük sorunu adeta yok sayılmaları. Yıllarca sendika hakları için yürüttükleri mücadeleyi, şimdi de maaş ve özlük haklarının iyileştirilmesi için yürütüyorlar. Askeri personelin aldığı ücret zammı ve iyileştirmelerden faydalanamıyorlar. Asker ve polislerle ayni işyerlerinde çalışmalarına, neredeyse aynı işi yapmalarına rağmen büyük bir ayrımcılığa maruz kalıyorlar. Ücretler arasında adeta bir uçurum var.

Türkiye şartlarında askeri personelin aldığı maaşların da yetersiz olduğunu biliyoruz. Sivil memurlar ise askeri personelin aldığı maaşının yarısını dahi alamıyor. Sivil memurların maaş ve sosyal haklarının makul bir seviyeye çekilerek, mağduriyetlerinin bir nebze giderilmesi gerekiyor.


Askeri işyerlerinde çalışan sivil memurlar, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na bağlı olmalarına rağmen çoğu haktan yararlanamıyor, büyük bir ayrımcılığa maruz kalıyor.

• Ücret artışı ve özlük haklarından faydalanamıyor.
• Fazla çalışma ücreti alamıyor.
• Kritik bölgelerde görev yapan sivil memurlara terör tazminatı ödenmiyor.
• İşyerine ulaşım bedeli verilmiyor.
• Çalıştıkları kurumların sosyal tesislerinden yararlanamıyor.
• Unvan değişikliği sınavı yapılmıyor.

Anayasamızda yasaklanmasına rağmen, askeri işyerlerinde çalışan kamu çalışanlarına adeta “angarya” uygulanıyor.

CHP iktidarında hiçbir çalışan ayrımcılığa maruz kalmayacak. Gerekli yasal düzenlemeler yapılıp, tüm ayrımcılıklar düzeltilene kadar SİME-SEN’in yanında olacağız. Haklı mücadelelerine her zeminde destek vereceğiz.

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
6 Haziran 2018











4 Haziran 2018 Pazartesi

Eski İçişleri Bakanlarımızdan Hasan Fehmi Güneş'i ziyaret edip polislere 3600 ek gösterge hakkı tanıyacağımız müjdesini verdim


Değerli Basın Emekçileri; 
Bugün eski İçişleri Bakanlarımızdan Sayın Hasan Fehmi Güneşi ziyaret ettim. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunduk. Seçim çalışmalarımıza ilişkin sohbet ettik, değerli deneyimlerini bizimle paylaştı. CHP Seçim Bildirgesi’nde, kamu çalışanlarına, özellikle de polislere ilişkin düzenlemelerimiz hakkında bilgi verdim.
Sayın Bakanımıza, CHP iktidarında, kamu çalışanları arasında ücret adaletsizliklerini kaldıracağımızı, polisimize de 3600 ek gösterge hakkı tanıyacağımız müjdesini verdim.
CHP 2018 Seçim Bildirgesi’nde kamu çalışanlarını rahatlatacak düzenlemelere yer verdi:

  • Kamu çalışanları arasındaki ücret adaletsizlikleri ve ek ödeme farklılıkları giderilecek.
  • Öğretmenlere, hemşirelere, polise, din görevlilerine ve ceza infaz ve koruma memurlarına 3600 ek gösterge hakkı tanınacak.
  • Astsubaylarda 1/4’e yükselenlere 4800 ek gösterge hakkı tanınacak. Göreve başlangıç düzeyleri 9/2’ye çıkartılacak.
  • Kamu personelinin işe alımlarında ve işte yükseltilmesinde liyakat esas alınacak.
  • Görevde yükseltme ve unvan değişikliği için düzenli sınav yapılacak. Bu sınavlar bağımsız, adil, objektif ve şeffaf olacak.
  •  Zorunlu rotasyon adı altında yapılan sürgünlerin önüne geçecek geçmiş uygulamaların yarattığı mağduriyetler giderilecek.
  • Tüm eş durumundan atama talepleri en kısa zamanda çözüme kavuşturulacak.
  • Tüm kamu çalışanlarını kapsayacak sicil affı getirilecek.


Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
4 Haziran 2018


3 Haziran 2018 Pazar

CHP ANKARA 2. BÖLGE MİLLETVEKİLİ ADAYI YILDIRIM KAYA ALTINDAĞ YENİDOĞAN’DA

CHP ANKARA 2. BÖLGE MİLLETVEKİLİ ADAYI YILDIRIM KAYA ALTINDAĞ YENİDOĞAN’DA
Bugün Altındağ’ın gecekondu semtlerinden Yenidoğan’dayız. Altındağ deyince ilk akla gelen semtlerden biridir Yenidoğan. Ankara’nin merkezinde, Ulus’u gören, Kızılay’a 10 dakika mesafede, en eski yerleşim yerlerindendir. Ankara’nın göbeğinde olmasına rağmen bu avantajını kullanamamış/kullandırılmamış, çarpık kentleşmenin örneği… İşsizlik ve yoksulluk oranının yüksek olduğu bir semt.

Başlatılan Kentsel Dönüşüm Projesiyle de Yenidoğan’ın gerçek sahipleri mağdur edilmiş, yoksul ve dar gelirli insanlar yerlerini, yüksek gelirli insanlara bırakmak zorunda kalmış. Yeni binalarda artık hayat seviyesi daha yüksek insanlar yaşıyor. Suçla ve suçlularla birlikte anılan semt insanı, bir kez daha mağdur edilmiş.

İşsizliğin, yoksulluğun, evsizliğin çözümü, hükümetlerin doğru politikalarıyla mümkündür. CHP iktidarında; işsizlik ve yoksullukla çok ciddi mücadele edilecek. Yoksullara, Aile Maaşı bağlanacak, su-elektrik-ısınma yardımı yapılacak, tüketici kredisi borç faizleri silinecek, düşük faizli ev kredisi verilecek, ek istihdam sağlanacak…


CHP 2018 Seçim Bildirgesi’nde işsizlikle, yoksullukla mücadele planını açıklamıştır:

Yoksulluğa son vereceğiz: GSS (Genel Sağlık Sigortası) primleri devlet tarafından ödenen, Yeşil Kart sahibi her haneye aylık 1.000 TL Aile Maaşı bağlayacağız. Aile Maaşı bağlanan ailelere; aylık 25 TL su, 50 TL elektrik ve kış aylarında 100 TL ısınma desteği vereceğiz.

İşsizliğe son vereceğiz: 1 milyon 200 bini kadrolu kamu personeli olmak üzere, en az 4 milyon 200 bin kişi için ek istihdam sağlayacağız.

Taşeron işçileri kadroya alacağız: Kapsam dışı bırakılan 500 bin taşeron işçiyi ilk 6 ayda kadroya alacağız.
Asgari Ücreti arttıracağız: Asgari ücreti net 2.200 TL’ye çıkartacağız.

Emeklinin gelirini artırıp ikramiye vereceğiz: En düşük emekli maaşını 1.500 TL’ye çıkartacağız. Ramazan ve Kurban bayramlarında emeklilere birer maaş ikramiye vereceğiz.

Borç faizlerini sileceğiz: 26.05.2018 tarihi itibarıyla takibe düşmüş kredi kartı ve tüketici kredisi borç faizlerini sileceğiz. Anaparayı uzun vadede tahsil edeceğiz.

İlk evim kredisi vereceğiz: Evi olmayan ailelere “İlk Evim Kredisi” vereceğiz. Aylık %0,5 kamu bankalarından üst limiti 300 bin TL olan peşinatsız kredi verilecek. Kredi kullanmış yurttaşlarımıza da aynı koşullarda yeniden finansman olanağı sağlayacağız.

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
3 Haziran 2018/Altındağ-Yenidoğan



2 Haziran 2018 Cumartesi

CHP iktidarında esnaf ve sanatkar rahatlayacak


Günlerdir Keçiören; İncirli, Etlik, Aşağı Eğlence’de esnaf ziyaretleri gerçekleştiriyoruz. Esnafımıza bir dokunup bin ah işitiyoruz. Esnaf geçim derdinde, herkesi gelecek kaygısı sarmış. “Ne olacak bizim halimiz” diyorlar.
Biz esnaf ve sanatkarlarımızın yaşadığı sorunları çok iyi biliyoruz. Bu nedenle CHP 2018 Seçim Programı’nda esnafımızı rahatlatacak çok önemli başlıklara yer verdik. Sıfır faizli kredi, sıfır stopaj, masrafların vergiden düşürülmesi, haksız rekabete son verilmesi, ruhsat kolaylığı, dükkan kredisi ve Esnaf Bakanlığı’nın kurulması bunlardan bazıları.

CHP iktidarında esnaf ve sanatkar rahatlayacak
• Esnafın; kira, araç gideri vd. işyeri masraflarını vergiden düşürülmesini sağlayacağız.
• Suriyelilerin vergiden ve yasal yükümlülüklerden muaf tutularak haksız rekabet etmesini önleyeceğiz.
• Sosyal güvenlikte esnaf aleyhine olan farklılıkları ortadan kaldıracağız.
• Ruhsat işlemlerinin esnaf odaları tarafından yapılmasını sağlayacağız.
• Kredi Kefalet Kooperatiflerini güçlendirmek için kredi miktarlarını artıracağız.
• Esnafın düşük faizli ve uzun vadeli kredilerle kira öder gibi dükkan sahibi olabilmesini sağlayacağız
• Esnaf Bakanlığı kuracağız.
• Esnafın kira stopajını kaldıracağız
• Esnafın, yıllık ödedikleri vergi ve prim miktarı kadar, sıfır faizli kredi kullanabilmesine olanak tanıyacağız.

Yıldırım Kaya
CHP Parti Meclisi Üyesi
Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı
2 Haziran/2018