27 Ağustos 2020 Perşembe

ÖĞRETMENLERE İL İLÇE EMRİNE ATAMA HAKKI VERİLSİN

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Anayasa’nın 98, TBMM İçtüzüğü’nün 96 ve 99’uncu maddelerine uygun olarak, T.C. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını arz ederim.  
27.08.2020 
 Yıldırım KAYA
Ankara Milletvekili 

 Bakanlığınız tarafından, “2020 Yılı Yaz Tatili Öğretmenlerin Aile Birliği, Sağlık, Can Güvenliği Mazeretleri ve Engellilik Durumu ile Diğer Nedenlere Bağlı Yer Değişikliği” başvuru sonuçları 24 Ağustos 2020 Pazartesi günü açıklandı. Ancak çok sayıda öğretmenimizin mazerete bağlı il içi ve il dışı yer değişikliği gerçekleşemedi.

Mazerete bağlı yer değişikliği gerçekleşmeyen çok sayıda öğretmenimizin aile bütünlüğünü sağlanamamış, sağlık sorunlarından kaynaklı mağduriyetleri de giderilememiştir.  

Öğretmenlerimiz, anayasal haklardan olan aile bütünlüğünün sağlanması ve sağlık hakkının korunması için il ve ilçe emrine atanma hakkı verilerek mağduriyetlerinin giderilmesini talep etmektedir. 

 Bu bilgiler kapsamında; 

1. Mazerete bağlı yer değişikliği gerçekleşmeyen öğretmenlerin mağduriyetinin giderilmesi için Bakanlığınız tarafından il/ilçe emrine atanma hakkı verilecek mi?

24 Ağustos 2020 Pazartesi

KAPATILAN KÖY OKULLARI AÇILSIN

 

CHP Kırşehir İl Başkanımız Baran Genç, Kırşehir Milletvekilimiz Metin İlhan, köy muhtarımız, eski okul müdürümüz, ilkokulda okuttuğum öğrencilerim ve köy halkı İle birlikte Kırşehir Merkez Karahıdır Köyünde kapatılan “Kırşehir Karahıdır İlkokulu ve Ortaokulunda” incelemelerde bulunduk.

Hayırseverlerin ve köylülerin de desteğiyle eğitime devam eden, benim de 1994 yılında öğretmenlik yaptığım 15 derslikli, Kırşehir Karahıdır İlkokulu ve Ortaokulunun çürümeye terk edilmesi içimizi yaktı. Yakın köylerdeki çocukların da eğitim görebileceği mesafedeki bir okul kapatılarak, eğitimin taşımalı hale gelmesi Karahıdır köyü ve çevre köyleri mağdur etmiştir.

Pandemi sürecinde okullarımız 31 Ağustos’ta uzaktan eğitime başlayacak. Milli Eğitim Bakanlığı 21 Eylül’de de yüz yüze eğitimin başlayabileceğini açıkladı. Ancak yüz yüze eğitim için en az 250 bin dersliğe ve öğretmene ihtiyacımız var.

Bu aşamada kapatılan 20 bin köy okulumuzun açılması büyük bir ihtiyacı karşılayacaktır.

Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk'a pandemi döneminden önce de kapatılan köy okullarının açılması için defalarca çağrıda bulunmuştum. Şimdi de köy okullarının açılması için çağrıda bulunuyorum. Ancak bu defa çocuklarımızın, öğretmenlerimizin, vatandaşlarımızın pandemiden kaynaklı can güvenliği için de çağrıda bulunuyorum. Böylesine olağanüstü bir dönemde taşımalı eğitime son verilerek, 20 bin köy okulunun açılması can güvenliği açısından çok değerli ve yerinde bir karar olacaktır.

Ziya Hocam köy okullarının açılışını Karahıdır İlkokulu ve Ortaokulunu açarak başlatabilirsiniz. Alacağınız bu kararla; hem derslik ihtiyacını büyük ölçüde karşılarsınız, hem çocuklarımızın can güvenliğini sağlamış olursunuz, hem de çürümeye terk edilmiş okullarımızı eğitimin hizmetine açarak milli servetimizi kurtarmış olursunuz

 

Yıldırım KAYA

CHP Ankara Milletvekili

24 Ağustos 2020

 

 

 

 

 

 

 

19 Ağustos 2020 Çarşamba

ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ ÇALIŞMA PROGRAMLARI UZAKTAN OLSUN YA DA UYGUN TARİHE ALINSIN


Milli Eğitim Bakanı Sn. Ziya Selçuk, koşullar uygun olursa okulların 21 Eylül'de yüz yüze eğitime başlayacağını duyurdu. MEB, öğretmenlerimizin Mesleki Çalışma Programlarını da 24-28 Ağustos tarihlerine aldı. Madem okullar 21 Eylül’de açılacak öğretmenlerimizin Mesleki Çalışma Programlarını da uzaktan ya da 17-21 Eylül tarihleri arasında yapabilirsiniz.

Semineri uzaktan yaparak Covid-19 salgınının yaygınlaştığı bu dönemde hem öğretmenlerimizi korumuş olursunuz, hem de o tarihe kadar okulların yüz yüze eğitime başlayıp başlamayacağı kesinleşeceği için gidiş dönüş sorunu yaşanmamış olur. 

#ÖğretmenlereKıymayınEfendiler

 

Yıldırım KAYA

CHP Ankara Milletvekili

19 Ağustos 2020

 

17 Ağustos 2020 Pazartesi

SERVİSÇİ ESNAFI PANDEMİ SÜRECİNDE DEVLETTEN DESTEK BEKLİYOR


Ankara Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odasını ziyaret ederek Başkan Tuncay Elmadağlı ve Yönetim Kurlu üyeleriyle görüştüm. Esnafımızın sorunlarını birinci ağızdan dinleyerek, sorunların çözümü konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Servisçi esnafına pandemi sürecinde hiçbir desteğin verilmediğini de üzülerek öğrendim.

Covid-19 salgını nedeniyle okullar ve işyerlerinin büyük bir bölümü kapandı. Bu durum Türkiye genelinde 360.000 servis aracıyla öğrenci ve personel taşıyan servis aracı işletmecisi esnafı ve çalışanlarını da çok olumsuz etkiledi.

Esnafımızın ve çalışanların mağdur olmaması için 2 Nisan 2020 tarihinde, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk tarafından yazılı olarak yanıtlanması için TBMM Başkanlığına iki ayrı soru önergesi verdim. Bakanlara ayrı ayrı, “Servis aracı sahibi esnafın vergileri, SGK ve Bağkur ödemeleri durdurulacak mıdır? Özel ve devlet bankalarından aldıkları kredileri faizsiz ertelenecek midir? Trafik Sigortası ve Kasko Sigortası vb. ödenmelerinde indirim ya da kolaylık sağlanacak mıdır? Servis aracı muayene tarihleri ertelenecek midir? Okul servis araçlarında çalışan ya da işten çıkartılan personelin ücreti ödenecek midir? Bakanlığınızın, servis aracı işletmecisi esnafına ve çalışanlarına yönelik bir desteği ya da çalışması var mıdır?” diye sordum.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’tan soru önergemize yanıt gelmezken, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’tan gelen yanıtta, “Covid-19 salgını nedeniyle içinden geçmekte olduğumuz olağanüstü ekonomik koşulların etkilerinin hafifletilmesi ve giderilmesi amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi Destek Programı’ açıklanmış ve söz konusu program çerçevesinde, ekonomik faaliyetlerin yavaşlaması veya imkânsızlaşmasıyla mağduriyet yaşayan sosyal kesimlere destek sağlanmaya başlanmıştır. Bu kapsamda soru önergesinde dile getirilen öğrenci ve personel taşıma işi yapan esnafın Covid-19 salgını nedeniyle yaşadığı ekonomik sıkıntılara yönelik tedbirlerin bütüncül bir yaklaşımla anılan destek programı çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir.” denildi.

Ancak, esnafımızın sorunlarını birinci ağızdan dinlemek ve birlikte çözüm üretmek için, Ankara Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odasını ziyaret ederek Başkan Tuncay Elmadağlı ve Yönetim Kurlu üyeleriyle yaptığım görüşmede esnafa destek verilmediğini öğrendim.

Bu süreçte, iş düzenini bir yıl olarak planlayan okul servisi işleten esnaf ve çalışanları işsiz kalmıştır. Esnafın nisan ayından itibaren ücretleri, vergileri, SGK ve Bağkur borçları ödenememiştir. Diğer yandan özel ve devlet bankalarından aldıkları kredileri de ödemelerine imkanları kalmamıştır. Altı aydır kontak dahi açamayan esnaf, bir kuruş dahi kazanamamıştır.

Ankara Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası yetkilileriyle yaptığımız görüşmede; kurumların ihalesini alan firmaların salgın sürecinde fırsatçılık yaparak personel taşımacılığı yapan araçların fiyatlarını düşürdüğünü, esnafın işsiz kalma korkusuyla şartları kabullenmek zorunda kaldığını, tevfikat uygulamasının salgın sürecinde askıya alınmasını kullanarak araç başı en az %10 gibi bir oranda hakediş kesintisi yapıldığını, yapılan desteğin esnafın değil şirketlerin işine yaradığını öğrendik.

Türkiye Geneli 360.000 servis esnafının talebi;

·       Tüm kredi, kredi kartı, SSK, BAĞKUR, MTV borçlarının 31.12.2020 tarihine kadar ertelenmesi

·       Hibe olarak nakdi yardım yapılması; yapılamıyorsa faizsiz kredi desteği sağlanması.

·       Esnaf aracını yenileyemez durumda olduğu için yaş şartının kaldırılması.

·       03.09.2020 tarihinde yürürlüğe girecek olan, “Okul Servis Araçları Yönetmeliği’nin esnafın beklentilerine yanıt verecek şekilde düzenlenmesi.

Pandeminin yükselişe geçmesi servis aracı işletmecileri esnafının umutlarını tamamen yok etmiştir. 31 Ağustos’ta okulların uzaktan eğitime geçmesi, yüz yüze eğitimin 21 Eylül tarihine kalması, okulların açılıp açılmayacağın gelişmelere göre yeniden değerlendirilecek olması esnafı daha da zor duruma düşürmüştür.

Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası Yöneticileri, bu zorlu süreçte devletin kendilerine de yardım elini uzatmasını ve destek vermesin bekliyor.  

Yıldırım KAYA

CHP Ankara Milletvekili

17 Ağustos 2020

 

13 Ağustos 2020 Perşembe

MAHKEME KARARINA UYULSUN NACİ EKŞİ ANADOLU LİSESİ BİNASI GERİ VERİLSİN

Önceki dönem İstanbul Bakırköy Belediye Başkanlarımızdan ve 19. Dönem Milletvekillerimizden Dr. Kemal Naci Ekşi tarafından 1988 yılında yaptırılan, “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” boşaltılarak İmam Hatip Lisesine dönüştürülmüştü.

Kurumsallaşmış, başarılı liselerimizden biri olan “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi”, yakın çevresinde çok sayıda İmam Hatip Lisesi ve ortaokulu mevcut olmasına rağmen boşaltılarak, bir ilkokul binasına taşınmış, okul binası da Ümmü Mihcen Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak kullanılmaya başlanmıştı.   

Öğrenciler, veliler ve Okul Aile Birliği üyeleri ilgili kurumlara verdikleri dilekçelerle karara karşı çıkılmış, ancak bu itirazlar dikkate alınmamıştı.

Ailelerin “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” binasının geri verilmesi için açtığı dava sonuçlandı. Mahkemeden “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” binasının geri verilmesi kararı çıktı. Ancak bugüne kadar yargı kararı uygulanmadı.

Buradan kararı uygulamayan Milli Eğitim Bakanlığına, İstanbul Valiliğine, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne ve tüm yetkililere sesleniyorum; “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” önceki dönem İstanbul Bakırköy Belediye Başkanlarımızdan Dr. Kemal Naci Ekşi tarafından 1988 yılında yaptırılarak bağışlanmıştır. Bağışçı da binanın boşaltılmasına razı değildir. Mahkeme de  kararı iptal etmiştir.

İmam Hatip Anadolu Kız Lisesi olarak kullanılan okul binasının boşaltılarak, yeniden “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” tabelası asılarak bağışçının da istediği şekilde hizmete devam etmesi sağlanmalıdır.

Yıldırım KAYA 
CHP Ankara Milletvekili 
13 Ağustos 2020

12 Ağustos 2020 Çarşamba

TBMM TOPLANSIN MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA EK BÜTÇE VERİLSİN/TBMM BAŞKANI MUSTAFA ŞENTOP’A AÇIK MEKTUP

TBMM Başkanı Mustafa Şentop’a Açık Mektup: TBMM Toplansın Milli Eğitim Bakanlığına Ek Bütçe Verilsin

TBMM Başkanı Sayın Mustafa Şentop;

Tüm dünyada ve Türkiye’de pandemi koşullarının en fazla etkilediği alanlardan biri de eğitim sistemi oldu. Yüz yüze yapılan eğitim, bir anda uzaktan eğitim koşullarına göre yapılmaya başlandı. Uyum sürecine, ekonomik koşulların yeterli olmaması da eklenenince büyük sorunlar yaşandı.

Türkiye'de örgün eğitim alan okul öncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde toplam 18 milyon 108 bin 860 öğrenci bulunuyor. Bu öğrencilerin büyük bir bölümüne ekonomik nedenlerle uzaktan eğitim verilememiştir.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğrencilerin yaklaşık yüzde 20’sinin evinde internet bağlantısı bulunmadığı açıklanmıştır. Yani öğrencilerin 3 milyon 621 bini uzaktan eğitime internet üzerinden ulaşamamıştır. Evinde bilgisayarı ve televizyon olmayan öğrencilerin sayısı ise bilinmemektedir.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, EBA TV üzerinden uzaktan eğitime erişen öğrenci sayısını 6 milyon 90 bin 383 kişi olduğunu açıklayarak, öğrencilerin yüzde 66’sının uzaktan eğitime erişemediklerini de kamuoyuyla paylaşmıştır.

Covid-19 salgınının daha da yaygınlaştığı şu günlerde eğitimin nasıl yapılacağı tartışılıyor. Şu bir gerçek ki eğitim uzaktan da olsa, yüz yüze de olsa Milli Eğitim Bakanlığının ek bütçeye ihtiyacı var!

Eğitimin uzaktan yapılması halinde, internet bağlantısı bulunmayan 3 milyon 621 bin öğrencinin evine internet bağlantısı sağlanmalıdır. Uzaktan eğitime bilgisayar ve televizyonu olmadığı için erişemeyen 12 milyon öğrencinin bilgisayar ve televizyon ihtiyacı karşılanmalıdır.

Uzaktan eğitimin sağlıklı yapılabilmesi için her okula en az bir teknoloji öğretmeni,  alınması büyük bir ihtiyaç olarak ortada durmaktadır. Bu durumda 54 bin teknoloji öğretmeninin ivedilikle göreve başlatılması gerekir. Ücretli öğretmenlerin de bu olağanüstü koşullarda mağdur olmaları için kadroya alınmaları sağlanmalıdır.

Diğer yandan tüm tedbirler alınır ve yüz yüze eğitim başlarsa maliyetler katlanarak artacaktır. Bu durumda en az 250 bin derslik ve en az 250 bin öğretmen atamasının acilen yapılması gerekir. Çocukların temiz ortamlarda eğitim görmeleri için 130 bin bir temizlik personeli alınmalıdır. Her okulda bulunması koşuluyla en az 54 bin sağlık görevlisi ve 54 bin de pandemi sürecini yönetecek öğretmen alınmalıdır. 17 bin köy okulu açılarak en az 20 bin öğretmen ataması daha yapılmalıdır. Güvenlik tedbirleri için dezenfektan, maske…vd malzemelerin de karşılanması gerekir.

Tüm bu ihtiyaçları alt alta koyup topladığımızda Milli Eğitim Bakanlığına en az 15 milyar liralık bir ek bütçenin verilmesi gerekir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Mustafa Şentop;

TBMM’yi acilen toplantıya çağırarak, Milli Eğitim Bakanlığı için ek bütçe hazırlamasını sağlamalısınız.  Eğitim için hepimizin elini taşın altına koyma zamanı çoktan geçti…  

Yıldırım KAYA

Ankara Milletvekili

12 Ağustos 2020

 

 

7 Ağustos 2020 Cuma

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A AÇIK MEKTUP

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan;

Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik iki genç, iki evlat, iki avukat, iki can… Adil yargılanma hakları için Ebru Timtik 218, Aytaç Ünsal ise 187 gündür ölüm orucunda! Onları hep birlikte yaşatabileceğimiz umuduyla size bu mektubu yazıyorum.

Genç avukatlar Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik adil yargılanma hakları için başlattıkları ölüm orucunda artık en riskli döneme girdiler. Onları her an kaybedebiliriz.  

İstanbul Adlı Tıp Kurumu da yaptığı muayene sonucunda, sağlık durumlarının cezaevi koşullarına uygun olmadığına karar verdi. Ancak Adli Tip Kurumu raporuna göre acil tahliye edilmeleri beklenirken, birinci derecede riskli pandemi hastanelerinden, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinin mahkum tecrit koğuşlarında ölüme yatırıldılar.

Hastane mahkum tecrit koşulları, hapishane koşullarından daha ağır! Dışarıya penceresi açılmayan, tepedeki havalandırma ile aynı havayı döndüren, oksijeni olmayan adeta bir ölüm hücresi. Hijyen koşullarına da uyulmuyor. Doktorlar, hemşireler temizlik görevlileri galoş ve koruyucu önlük kullanmıyor. Gardiyan ve jandarmalar da hastane içinde dolaştıkları ayakkabılarla hücreye girebiliyor.

Ölümün eşiğindeki insanları uyutmamak için beyaz ışık sürekli açık tutuluyor; gürültü yapılarak, yemek kokularının koğuşa girmesi sağlanarak işkence yapılıyor. Bağışıklık sistemlerinin tamamen çökmesi için koşullar hazırlanıyor. İnsanlık suçu işleniyor!   

Bu koşullarda tedaviyi kabul etmeyen iki genç insan tecrit hücresinde can çekişiyor.

Son olarak hastanelerin bilim kurulu da Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik’in tedavi ve tıbbi takıp istemediklerini ve hastaneden taburcu edilmelerinin gerektiği yönünde rapor vermiştir.

Çünkü zorla müdahale bir yaşatma yöntemi değildir. Bilimsel raporlara göre de zorla müdahalelerde hiç kimse sağlıklı bir şekilde yaşama dönememiştir.  Zorla müdahaleler ya kalıcı sakatlık bırakmış ya da ölümle sonuçlanmıştır.

Cezaevinde 12 saat olan avukat görüşü de 15 dakikaya indirilmiştir. Yargıtay’ın 1 Haziranda ön incelemeye aldığı dosyalarına ilişkin kararı da adli yargının tatile girmesiyle eylül ayına kalmıştır. Yargıtay üyelerinin tatillerini yapıp dosyayı eylül ayında incelemeye bolca vakitleri var! Ancak Avukat Aytaç Ünsal ve Avukat Ebru Timtik’in artık zamanları kalmadı! Günleri, saatleri, dakikaları sayılı!

10 Ağustos Pazartesi günü avukatları ve aileleri İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine hastane raporu ile yeniden tahliye talebinde bulunacaklar. 

Onlar ayrıcalık istemiyor, adil yargılanmak istiyorlar. Adli Tıp Kurumu ve Hastane Bilim Kurulu raporunun dikkate alınarak tahliye kararının verilmesini ve istedikleri koşullarda tedavilerinin sağlanmasını talep ediyorlar.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Zamanımız kalmadı! Yargıtay üyeleri karar almadan tatile çıksa da siz yetkinizi kullanın; adil yargılama hakları için ölümü göze alan, bu iki genç avukatı yaşatmak için bir kapı açın. İnsanlık ölmesin, vicdanlar kanamasın…

Yıldırım KAYA
CHP Ankara Milletvekili 

7 Ağustos 2020

2 Ağustos 2020 Pazar

OKULLAR ÖZEL OKUL ÜCRETLERİ ÖDENSİN DİYE Mİ AÇILIYOR

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2020-2021 eğitim öğretim yılının 31 Ağustos tarihinde başlayacağı duyurusundan sonra; özel okulların ücretlerini tahsil edebilmeleri için kısa süreliğine yüz yüze eğitime başlanacağı, daha sonra da EBA TV üzerinden online eğitime geçileceği iddialarını, TBMM’ye verdiğim soru önergesi ile Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a sordum.


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın Anayasa’nın 98, TBMM İçtüzüğü’nün 96 ve 99’uncu maddelerine uygun olarak, T.C. Milli Eğitim Bakanı Ziya SELÇUK tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını arz ederim. 02.08.2020

  Yıldırım KAYA
Ankara Milletvekili

Bakanlığınızın, 2020-2021 eğitim öğretim yılının 31 Ağustos tarihinde başlayacağı duyurusundan sonra; özel okulların ücretlerini tahsil edebilmeleri için kısa süreliğine yüz yüze eğitim yapılacağı, daha sonra da EBA TV üzerinden online eğitime geçileceği iddiaları gündeme gelmiştir.

Çocuklarımızın ve toplum sağlığının özel okulların para tahsilatına alet edileceği iddiaları herkesi tedirgin etmiştir.

Bu bilgiler kapsamında;

1. Okulların 31 Ağustos’ta yüz yüze eğitime başlayacağı, özel okulların para tahsilinden sonra yeniden online eğitme geçileceği iddiaları doğru mudur?
2. 2020-2021 eğitim öğretim yılında, pandemi nedeniyle eğitimin aksamaması için gerekli önlemler alınmış mıdır?