20 Nisan 2019 Cumartesi

KILIÇDAROĞLU DOKTRİNİ



KILIÇDAROĞLU DOKTRİNİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun mazbata törenini televizyondan izlerken, "Çok mutluyum, huzurluyum, duyguluyum.” dedi. Duygularını ifade ederken sesi titriyordu…
CHP, Millet ittifakı ile girdiği 31 Mart yerel seçimlerinde büyük bir başarıya imza attı. Bu başarının baş mimarı tartışmasız CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Yıllardır uyguladığı strateji ve taktiklerle, ilmik, ilmik dokuduğu ilişkilerle, izlediği politikalarla sonuca ulaştı. 
31 Mart 2019 yerel seçimleri, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, politik kararlarının sonucunun alındığı bir seçim oldu.  Bu düşünce Kılıçdaroğlu Doktrini olarak tarihe geçti.

Kemal Kılıçdaroğlu, bu süreçte çok eleştirildi, aldığı kararlar hep tartışma konusu oldu. Girdiği bütün seçimleri kaybeden kişi ilan edilip, hem parti içinde hem de muhalefet tarafından adeta linç edildi.
PEKİ KILIÇDAROĞLU DOKTRİNİ NASIL BAŞARIYA ULAŞTI?
Kılıçdaroğlu Dotrininin Türkiye’de başarıya ulaşacağına inananlardan biriydim.
Anadolu’yu karış karış gezerken, onun bizlere verdiği inanç, kararlılık ve yol göstericiliği, bugün Türkiye’nin önünü açtı.
Kemal Kılıçdaroğlu; 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, Ekmeleddin İhsanoğlu’nu MHP ile ortak aday göstererek büyük bir risk aldı, ihanetle suçlandı. O gün Cumhurbaşlanlığı seçimini kaybettik. Ancak bugün, 31 Mart seçimlerinde, MHP’lilerin büyük bir bölümü, başta Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayları olmak üzere; “Cumhur İttifakı” adaylarını değil, Millet İttifakı adaylarını desteklediler.   
Kemal Kılıçdaroğlu; 15 Haziran 2017’de Ankara Güvenpark’tan, İstanbul’a başlatılan adalet yürüyüşünde, toplumun bütün kesimleriyle, 25 gün boyunca,  kol kola, omuz omuza hak, hukuk, adalet diyerek yürüdü. 

Kemal Kılıçdaroğlu; 24 Haziran 2018 seçimlerinde, İYİ Partiye 15 Milletvekili gönderme cesaretini gösterdi. İYİ Partinin seçime girmesini sağlayarak, demokrasinin önünü açtı.  İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile  “söz konusu vatansa gerisi teferruat” diyerek, Millet İttifakını kurdu.  Bu kararıyla, İYİ Partinin, Saadet Partisinin ve Demokrat Partinin parlamentoda temsil edilmelerini, AKP’nin TBMM’deki çoğunluğunu kaybetmesini, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın deyişiyle;  “topal ördek” olmasını sağladı.  
Kemal Kılıçdaroğlu’nun; barış dilini kullanması, her siyasi partinin TBMM’de temsil edilmesi gerektiği görüşünü savunması, CHP seçmeninin ve toplumun farklı kesimlerinin, 24 Haziran seçimlerinde HDP’nin baraj altında kalmaması için destek vermesinin yolunu açtı. HDP’nin barajı aşarak Meclise girmesini sağladı. 31 Mart yerel seçimlerinde ise, Türkiye’nin dört bir yanında halk sandıkta birleşti, HDP seçmeninin ezici çoğunluğu CHP adaylarını destekledi.
Kemal Kılıçdaroğlu; 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, çok az siyasetçinin yapabileceği bir şeyi yaparak ezberleri bozdu. Genel Başkanlıkta rakibi olan yol arkadaşı, Muharrem İnce’yi Cumhurbaşkanı adayı göstererek, siyasete yeni bir anlayış kazandırdı.  
Kemal Kılıçdaroğlu’nun; 31 Mart yerel seçimlerinde başarı hikayesi olan ilçe belediye başkanlarını aday göstermesi, hem sağdan, hem de soldan farklı siyasal gelenekten gelenlerle birlikte politika belirlemesi, parti içinden çok ciddi eleştirilerin gelmesine neden oldu.
Nasıl ki Mustafa Kemal Atatürk, hakkında alınan idam kararına rağmen yolundan dönmedi; onun açtığı aydınlık yoldan yürüyen Anadolu’nun Kemali de yolundan dönmedi. Kararlarının arkasında durdu, iğneyle kuyu kazar gibi çalıştı. Tüm Türkiye’yi kucakladı. Barışı, kardeşliği, huzuru, birlikte yaşamı savundu. Evrensel değerlere sahip çıktı. Bağımsız yargıyı, insan haklarını, özgürlükleri rehber edindi. Örgütünü ve Millet İttifakı sürecini, adeta bir orkestra şefi gibi, uyumlu bir şekilde yönetti
Merkez Yönetim Kurulumuz, Parti Meclisimiz, Milletvekillerimiz, parti çalışanlarımız, üyelerimiz, gönüllülerimiz Genel Başkanımızın yanında tek yürek oldu.
Kılıçdaroğlu Doktrini; 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde, İYİ Parti ile kurulan Millet İttifakıyla birlikte aldığı sonuçlarla ete kemiğe büründü.
Bundan sonra yapılması gereken, topluma verdiğimiz sözleri adım adınım yerine getirmektir. Ankara’da, İstanbul’da, Tekirdağ’da Hatay’da, Antalya’da İzmir’de, Muğla’da Aydın’da Mersin’de Eskişehir’de Adana’da ve Türkiye’nin dört bir yanında, Millet İttifakıyla kazandığımız belediyelerde hizmet etme aşkıyla yanıp tutuşmamız gerek.
Şimdi halkın iktidarını kurma zamanıdır.  Bunu için örgütlenmeliyiz. Artık sadece yukardan aşağıya dikey örgütlenmeyle değil, yatay örgütlenmeyle geniş kitlelere ulaşmalıyız. Bir “halk sarmaşığı” gibi, Türkiye’nin dört bir yanına yayılmalıyız. Her birimiz halk sarmaşığının bir dalı, bir çiçeği olmalıyız...
Toplumcu belediyecilik anlayışının hayata geçirilmesinde, sadece CHP örgütlerinin yeterli olmadığını görüyoruz.  Bunun için de halk sarmaşığı örgütlenme modelini uygulamaya sokmalıyız.  
Belediyelerimizde sendikasız işçi kalmamalıdır. Sendikaların yanında yer alarak, sendikal örgütlenmelerin önünü açmalıyız. Demokratik Kitle Örgütlerinin çalışmalarını desteklemeliyiz, bu örgütlerde görev alarak politik önderlik yapmalıyız.
31 Mart seçim sonuçları, hem Türkiye hem de dünya emekçilerine moral verdi. Ortadoğu’da, Balkanlar’da, Avrupa’da, Latin Amerika’da… emekçilerin umutlarını yeşertti.
31 Mart seçimleri, tek adam yönetimlerinin, diktatörlük heveslilerinin, halkın kurduğu sandıklara gömülebileceğini; demokrasi ve barış yolunun seçimlerdeki tercihlerimizle açılabildiğini gösterdi bizlere.  
Kılıçdaroğlu Doktrini, Türkiye’nin kapatılmak istenen aydınlık yolunu yeniden açtı…  
Kılıçdaroğlu Doktrini; CHP’nin toplumun farklı kesimleriyle bağ kurmasını, kucaklaşmasını, önyargıların büyük ölçüde yıkılmasını sağladı. CHP’nin kendini halka anlatmasına fırsat yarattı. AKP’nin yürüttüğü ötekileştirici, ayrımcı propaganda anlayışı bu sayede kırıldı.  
Kılıçdaroğlu Doktrini, 31 Mart’tan sonra çok okunacak, çok tartışılacaktır. Yerel seçimlerde olduğu gibi, genel seçimlerde de bizi iktidara taşıyarak, gelecek nesillere rehber olacaktır.
Yıldırım Kaya
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili

20 Nisan 2019


5 Nisan 2019 Cuma

Cem Tv'nın Yayınının Durdurulmasına İlişkin TBMM'ne Soru Önergesi Verdik


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın Anayasa’nın 98, TBMM İçtüzüğü’nün 96 ve 99’uncu maddelerine uygun olarak, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit TURHAN tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını arz ederim. 05.04.2019

Yıldırım KAYA
Ankara Milletvekili

Türksat üzerinden yayın yapan Cem TV'nin yayını, 31 Mart 2019 Pazar günü yapılan yerel seçim sonuçlarının verildiği “Seçim Özel” programı devam ederken; 1 Nisan 2019 Pazartesi günü, saat 02.00’de durdurulmuştur.

Yayın durdurma gerekçesi olarak, Cem TV’nın borcu gösterilse de, yayının durdurulma günü ve saati manidardır. Cem TV bir ayrımcılığa mı maruz kaldı, sorusunu akla getirmektedir.

Anadolu Ajansı’nın seçim sonuç verilerini kestiği saatlerde, Cem TV’nin de yayınının durdurulması kafalarda soru işaretleri uyandırmıştır.

Bu bilgiler kapsamında;
1. Türksat’a borcu olan TV kanallarının yayınlarının durdurulma koşulları nelerdir?
2. Türksat’a borcu olan TV kanallarının yayınının durdurulacağı gün ve saatler önceden belli midir?
3. Türksat’a borcu olan tüm TV kanallarının yayınları kesilmiş midir?
4. Türksat’a borcu olduğu halde yayın yapan TV kanalları var mıdır?
5. Türksat’a borcu olduğu halde yayın yapan TV kanalları hangileridir?
6. Türksat’a borcu olduğu halde yayın yapan TV kanalları varsa, nedenleri nelerdir? Bu bir ayrımcılık değil midir?
7. Türksat’a borcu olan TV kanalları ve borç miktarları ne kadardır? (TV kanalı adı ve borç dökümleri ayrı ayrı)
8. Bugüne kadar hangi TV kanallarının yayınları borçları nedeniyle durdurulmuştur?
9. 31 Mart yerel seçim sonuçlarının verildiği saatlerde, Cem TV’nin yayınının da durdurulması, halkın haber alma özgürlüğünün kısıtlanması değil midir?
10. Anadolu Ajansı’nın seçim sonuç verilerini kestiği saatlerde, Cem TV yayınının da durdurulması arasında bir ilişki var mıdır?


3 Nisan 2019 Çarşamba

KIRŞEHİR HALKI SANDIKTA BİRLEŞEREK DEMOKRASİ DERSİ VERDİ


Kırşehir İl Başkanımız Şeref Baran Genç ve Kırşehir Milletvekilimiz Metin İlhan ile birlikte; Kırşehir Belediye Başkanımız Selahattin Ekicioğlu, Akpınar Belediye Başkanımız Şükrü Turgut ve Boztepe Belediye Başkanımız Hüseyin Takan'ın mazbata törenine karılarak bir açılama yaptım..

KIRŞEHİR HALKI SANDIKTA BİRLEŞEREK DEMOKRASİ DERSİ VERDİ
Kırşehir’in yiğit evlatları, üzerlerine düşen görevi fazlasıyla yaptılar. Makus talihlerini yenmek için, 31 Mart’ta sandıkta birleştiler. Selahattin Ekicioğlu’nu Belediye Başkanı seçerek, Kırşehir’e baharı getirdiler.

Kırşehir için her zaman demokrasi gazisi diyorum… Çünkü 1954 yılında yapılan seçimlerde Osman Bölükbaşı liderliğindeki Cumhuriyetçi Millet Partisi, Kırşehir’de 5 milletvekili çıkararak büyük bir başarıya imza attı. Kırşehir’de istediği sonucu alamayan Demokrat Parti ise 20 Temmuz 1954 yılında, 30 yıllık Kırşehir ilini Nevşehir iline bağlayarak ilçe yaptı. Kırşehirlilerin siyası tercihlerinden dolayı cezalandırılması, Kırşehir’i demokrasi gazisi olarak tarihe geçirdi.

Demokrasi gazisi Kırşehir, yıllardır celladına aşık olmuştu! 24 Haziran genel seçimlerinde üzerindeki ölü toprağını atarak, CHP’den bir Milletvekili seçti.
İşte o Milletvekili Dr. Metin İlhan da 31 Mart yerel seçimlerinde, Kırşehir Belediye Başkanlığının kazanılması için çok çalıştı. Şimdi Kırşehirlilere olan borcunu ödemenin onurunu ve gururunu yaşıyor.

Eski İl Başkanlarımızdan Hacı Tanrıbuyurdu da, Belediye Başkan adayı belirleme sürecinde gösterdiği fedakarlıktan dolayı aynı onuru ve gururu yaşayanlardan biri…
Demokrasi gazisi, Kırşehir halkı 31 Mart’ta yine yaptı yapacağını!
Sandıkta birleşerek, büyük bir demokrasi dersi daha verdi.
Şimdi sıra bizde…

Bugüne kadar söylediklerimizi yapmamız için artık yetkimiz var! Seçimden önce verdiğimiz sözleri yerine getirmek için kolları sıvayacağız. Hiçbir ayrım yapmadan tüm Kırşehirlileri kucaklayacağız. Çok çalışacağız! Projelerimizi büyük bir aşkla, sevgiyle, ciddiyetle hayata geçireceğiz.

Artık Kırşehir’de hiç bir çocuk yatağa aç girmeyecek. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımıza Belediye Başkanlığımızın yapacağı yardımlarda, sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Kırşehir Halk Kart’ı çıkartarak bunu gerçekleştireceğiz.
Kırşehir Belediyesi çalışanlarının en düşük ücreti 2200 lira olacak.
Kooperatifler kurarak üretici ve tüketiciyi destekleyeceğiz. Kooperatiflerin desteğiyle, doğal tarıma yöneleceğiz. Halkın sağlıklı ürüne ucuz erişimini sağlayacağız.
Sadece tüketen değil, en kaliteli ürünü üreten olacağız. Bu sayede gençlerimize iş imkanları sunacağız.

Mahallelerimize kreşler, etüt merkezleri, sosyal tesisler, spor alanları kuracağız.
Halkın nefes alacağı, güzel vakit geçireceği alanlar yaratacağız.
Sporu, sporcuyu, amatör kulüpleri; kültürel ve sosyal aktiviteleri destekleyerek geliştireceğiz. Şampiyonluğa yürüyen Kırşehirspor’un, sporcularının ve taraftarlarının gönlü rahat olsun. Hep birlikte başaracağız.

Biz, ayrıştıran değil, birleştiren olacağız. Kutuplaşma dilini kullanmadık, bundan sonra da asla kullanmayacağız.
Türkiye’nin sorunlarını çözmek için elimizi taşın altına koymaya devam edeceğiz. Büyük bir ekonomik krizin içindeyiz. Hepimizin aynı gemide olduğunun bilinciyle, krizin aşılması için bugüne kadar verdiğimiz desteğe devam edeceğiz.

KIRŞEHİR’DE DÖRT ADAYIMIZDAN ÜÇÜ SEÇİLDİ
Kırşehir’de gösterdiğimiz dört adayımızdan üçü seçildi. Kırşehir Belediye Başkanımız Selahattin Ekicioğlu’nu, Akpınar Belediye Başkanımız Şükrü Turgut’u ve Boztepe Belediye Başkanımız Hüseyin Takan’ı tebrik ediyorum, başarılar diliyorum.
Kırşehir halkının desteğinin hakkını vereceklerine, yüzümüzü kara çıkarmayacaklarına inancın tam. Yolları açık olsun…
Kaman Belediye Başkan Adayımız Aydın Yaman’a da emeklerinden dolayı sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Kırşehir’imizde yeni seçilen tüm Belediye Başkanlarına başarılar diliyorum.

MİLLET İTTİFAKI BAŞARDI
Şimdi herkesin gözü Kırşehir’imizin üzerinde, sevincimize bütün Türkiye ortak oldu. Sevincimize ortak olan herkese teşekkür ederim.
Kazandığımız başarı tesadüf değil, “Millet İttifakı”nın ortak emeğinin sonucudur.
Bu süreçte, CHP Kırşehir Örgütümüz büyük bir özveri ve fedakarlıkla çalıştı. Kırşehir İl Başkanımıza, Yönetim Kurulumuza, İlçe Başkanlarımıza, yönetim kurularına, üyelerimize, gönüllülerimize teşekkür ediyorum.
Aynı fedakarlık ve özveriyle çalışan İYİ Parti İl ve İlçe Başkanlarımıza, Yönetim Kurullarına ve üyelerine de sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Kırşehir’imiz için taş üstüne taş koyan gelmiş geçmiş tüm Belediye Başkanlarımıza minnet ve teşekkürlerimi sunuyorum. Emek en yüce değerdir, sizlerin emeklerini yok saymayacağız…

Bizleri seçen, Kırşehir’in demokrasi kahramanlarının önünde saygıyla eğiliyorum.
Bozkırın ortasında açan karanfile su veren, Kırşehir’in yiğit evlatlarına selam olsun…
Sağ olun, hep var olun…
Attığınız her oy, Kırşehir’imize hizmet olarak geri dönecek.
Bundan hiç şüpheniz olmasın!

Başka bir Türkiye yok! Bu vatan hepimizin!
Her eve bahar gelsin diye çalışacağız…

Yıldırım KAYA
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili

3 Nisan 2019/Kırşehir