8 Mart 2019 Cuma
HEP BİRLİKTE BAHARI GETİRECEĞİZ KARDELENLERİN ÜLKESİNE
HEP BİRLİKTE BAHARI GETİRECEĞİZ KARDELENLERİN ÜLKESİNE
8 Mart 1857’de, Amerika'nın New York şehrinde, 40 bin dokuma işçisi kadın, insanlık dışı koşullarda uzun çalışma saatlerini protesto etti, mücadelenin ateşini fitilledi. Eşit işe eşit ücret istedi, grev dedi… Polis fabrika kapıları kilitledi, barikatlar kurdu. Olaylar anında fabrikada çıkan yangıda kilitli kapıları açamayan 129 kadın işçi yanarak can verdi. Onların anısına sembolleşen 8 Mart, Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kabul edildi.
Türkiye’de de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü 1921’den bu yana kadın mücadelesinin simgesi oldu. Türkiye’de de hak, hukuk, adalet, eşitlik diyen kadınlarımız bu mücadele bayrağını onurla taşıyor.
Bu onurlu mücadeleyi verenlerden biri de Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin kurucusu, bilim insanı, sağlık ve eğitim alanında zoru başaran Cumhuriyet kadını Prof. Dr. Türkan Saylan oldu.
Prof. Dr. Türkan Saylan, ulusal ve uluslararası alanda büyük başarılara imza atmış bir Cumhuriyet kadını.
Türkan Saylan, Cüzzamla Savaş Derneğini ve Vakfını kurarak hayatlara dokunan, insanlığa hizmet eden bir bilim insanı.
Türkan Saylan, Kardelen Projesini başlatarak kız çocuklarının okutulması için aydınlık bir yol açan eğitim neferi.
Atatürk Devrimlerinin yılmaz savunucusu…
İşte bu yüzden Prof. Dr. Türkan Saylan hedef haline getirildi, kumpaslar kuruldu.
İşte bu yüzden ölümünün ardından 10 yıl geçmesine rağmen, kin ve nefretlerini kusmaya devam ediyorlar. İpleri FETÖ’nün elinde olanlar seçim kazanmak için hala Türkan Saylan’a saldırıyorlar.
Dün FETÖ’ye uşaklık eden AKP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Alinur Aktaş da, kız çocuklarını cemaatlerin, tarikatların eline bırakmayan Türkan Saylan’ı “vatan haini” ilan ederek kinini kustu.
Ey Alinur Aktaş, vatan haini kim?
Sen değil misin FETÖ’ye uşaklık eden, aynı menzilde yürüyen?
Romanya’da FETÖ okullarını ziyaret eden?
Yurtlarında maklube yiyip poz veren?
FETÖ’ye sonsuz teşekkürlerini gönderen?
Bugün Türkiye’de kadınlarımızın çok büyük sorunları var
• Dünya Ekonomik Forumu Cinsiyet Eşitliği 2018 raporuna göre; Türkiye cinsiyet eşitliği sıralamasında 147 ülke arasında 130'uncu sırada. Kadınlarımız iş gücüne katılımında 131, siyasal hayata katılımda 113, eğitim eşitliğinde 106, sağlık imkanlarına ulaşımda ise 67’inci sırada yer alıyor.
• Eğitim Reformu Girişimi’nin 2017-2018 Eğitim İzleme Raporuna göre, kadınların yüzde 34’ü okulu bırakıyor.
• Okuma yazma bilmeyen her 5 kişiden 4’ü kadın.
• 2 milyonu aşkın kız çocuğu ilkokula gidemiyor.
Bugün ÇYDD’nin binlerce gönüllü neferi, Türkan Saylan’ın en tepelere çıkardığı bayrağı taşıyor. Türkan Saylan’ın yoldaşları onun açtığı yolda, Anadolu’nun dört bir yanında kardelenlerin eğitim hakkı için mücadele ediyor.
Biz de bu mücadelenin içindeyiz, bayrağı taşıyanlardanız.
Hep birlikte baharı getireceğiz kardelenlerin ülkesine.
Martın sonu bahar olacak…!
Yıldırım Kaya
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili
8 Mart 2019
6 Mart 2019 Çarşamba
SENDİKAL MÜCADELENİN İÇİNDEN GELİYORUM AKP DÖNEMİNDE SENDİKAL HAKLAR DİBE VURDU
Eğitim Sen’in düzenlediği Uluslararası Sendikal Haklar ve Özgürlükler Sempozyumuna katılarak bir konuşma yaptım.
SENDİKAL MÜCADELENİN İÇİNDEN GELİYORUM AKP DÖNEMİNDE SENDİKAL HAKLAR DİBE VURDU
Değerli Misafirler, Sevgili Emekçi Kardeşlerim hoş geldiniz
Bizler sendikal mücadelenin çok zorlu geçtiği, hem işveren hem de hükümetlerin sendikal haklara karşı duyarsız ve acımasız olduğu topraklarda yaşıyoruz.
Ben de gençlik yıllarımdan bu yana, hayatı sendikal mücadeleyle geçmiş biri olarak, bu zorlu mücadelenin canlı tanığıyım.
1979 yılında Konya Cihanbeyli Gölyazı’da öğretmenlik mesleğine başladığım ilk gün TÖB-DER’e üye oldum. 16 günlük öğretmen iken, 2 günlük öğretmen boykotuna katıldım. Ardından da 24 Aralık 1979 yılında yapılan “Kahramanmaraş Katliamı protesto” boykotuna katıldım.
Öğretmenlikte daha bir yılımı doldurmadan 1980 Haziran ayında Sivas Divriği’ye sürgün edildim. 12 Eylül darbesinden sonra da tutuklanarak, Kırşehir Cezaevine getirildim. Çok ağır işkencelerden geçtik. Cezaevinden çıktıktan sonra, işsiz kaldım. Geçimimi sağlamak için bir süre pazarcılık yaptım. Çok sevdiğim öğretmenlik mesleğine 3 yıl sonra dönebildim.
Öğretmenliğe döndükten sonra da sendikal faaliyetlerimden vazgeçmediğim için, Artvin/Hopa, Şanlıurfa/Bozova’ya ve Rize’ye sürgün edildim.
Sürgünler devam ederken, 1990 yılında Eğit-Sen’in kurucuları arasında yer aldım. 1990-1994 yılları arasında Eğit-Sen Kırşehir Şube Başkanlığı yaptım.
23 Ocak 1995 yılında Eğitim İş ve Eğit Sen’in birleşmesiyle, kurucuları arasında yer almaktan ve ilk Genel Başkanlığını yapmaktan gurur duyduğum Eğitim Sen’i kurduk.
Eğitim Sen, verdiği onurlu mücadeleyle Türkiye Sendikal tarihinde olmazları gerçekleştiren, öncülük eden, sendikal mücadelede bayraklaşan, adını sendikalar tarihine altın harflerle yazdıran bir sendika oldu. Ben de böyle bir sendikanın üyesi olmaktan kendi adıma her zaman gurur duydum.
Sendikal mücadelenin içinden geliyorum, Türkiye’de sendikal mücadele her dönem çok zorlu olmuştur. Ancak AKP döneminde sendikal haklar dibe vurmuştur. Askeri darbe dönemleri de dahil olmak üzere şu an yaşadığımız dönem kadar baskıcı ve yasakçı bir dönem daha yaşanmamıştır.
15 Temmuz darbe girişimi ve 20 Temmuz sivil darbesinden sonra OHAL’in ilan edilmesiyle birlikte, binlerce sendika üyesi açığa alınıp, ihraç edilmiştir. Bütün grevler erteleme adı altında yasaklanmıştır. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan grev yasaklarını ve OHAL’i savunurken “Grev tehdidi olan yere biz OHAL’den istifade ederek anında müdahale ediyoruz” diyerek işçiye, sendikaya, sendikal haklara bakışını açıkça ortaya koymuştur.
Uluslararası sözleşmelerle, Anayasa ve yasalarla güvence altına alınan grev hakkı keyfi şekilde ortadan kaldırılmıştır. AKP döneminde başlayan 18 grevin tamamı yasaklanmıştır.
DİSK-AR’ın araştırmasına göre, Türkiye’de işçilerin yüzde 90’ı sendikasız, yüzde 93’ü ise toplu sözleşmesizdir. 16 milyon 254 bin işçinin, 14 milyon 395 bini sendikasızdır. Türkiye sendikal haklar bakımından dünya sıralamasında sondan 10. sırada yer alıyor.
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının verilerine göre, Ocak 2019 itibariyle resmi sendikalaşma oranını yüzde 13,9’dur. Bu sendikalaşma oranı bile Türkiye’deki sendikal hakları ortaya koymaya yeterlidir.
Değerli Dostlar
Biz tüm bu olumsuzluklara rağmen umutsuz değiliz.
Çünkü “Martın sonu bahar”…
Sorun çok zamanımız kısıtlı… Böylesine güzel bir organizasyonu yapan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası yönetici ve üyelerine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Eğitim Sen’in bir parçası olmaktan her zaman onur duydum, duymaya da devam edeceğim… İyi ki varsınız, iyi ki varız…
Yıldırım Kaya
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili
6 Mart 2019/Ankara
4 Mart 2019 Pazartesi
EĞİTİMDE DE HUKUK TANIMIYORLAR
İsmail Tarman Ortaokulu’nun imam hatibe dönüştürülmesine ilişkin, verdikleri hukuki mücadeleyi kazan, ancak yargı kararını uygulatamayan öğrenci velilerinin okul önünde yaptığı basın açıklamasına destek verdik.
EĞİTİMDE DE HUKUK TANIMIYORLAR
Bütün okullarımızı imam hatibe dönüştürmeye çalışanlara karşı, verdikleri hukuk mücadelesinden dolayı İsmail Tarman Ortaokulu velilerini kutluyorum.
Başarısıyla kendini ispatlamış bir okulun imam hatibe dönüştürülmesine karşı çıkan velilerimiz, verdikleri hukuki mücadeleyi kazandılar.
Ancak kendilerini yargıdan üstün görenler, mahkeme kararlarını uygulamamakta direniyor. Artık bu ülkede mahkemelerin verdiği kararları uygulatmak için de yeniden yargıya başvurmak gerekiyor.
Herkes imam hatip ortaokul ve liselerinin en başarısız okullar olduğu biliyor. Sınav sonuçlarından da bu çok net görülüyor. Tüm bu gerçeklere rağmen bütün okullarımızı imam hatibe dönüştürmeye çalışan bir anlayış var. Yetkilerini kötüye kullanarak okullarımızı zorla imam hatibe dönüştürmeye çalışanlar, bu ülkeye en büyük kötülüğü yapıyorlar. Türkiye’nin geleceğini çalıyorlar.
Biz, Bütün okulların imam hatibe dönüştürülmesi anlayışına karşıyız. İmam hatiplerin de diğer okul türlerinin de ihtiyacı karşılayacak sayıda olmasını istiyoruz.
Bu eğitim anlayışı Türkiye’yi bir adım ileri götürmez. Eğitimde bilimin yolundan sapmamamız gerek. Eğitim politikalarımızı çağın ihtiyaçlarına göre düzenlememiz gerek…
Buradan, başta Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül olmak üzere tüm yetkilileri göreve davet ediyorum. Kimse hukuktan üstün değildir. Herkes yargı kararlarına uymak zorundadır. Hiç kimse yargı kararlarını yok sayamaz. Yargı kararlarını uygulamayanlar suç işliyor.
CHP olarak, yargı kararlarının uygulanması için İsmail Tarman Ortaokulu velilerinin haklı mücadelesine destek olacağız. Hukukun katledilmesine, çocuklarımızın geleceğinin çalınmasına asla izin vermeyeceğiz.
Yıldırım Kaya
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili
4 Mart 2019
Bütün okullarımızı imam hatibe dönüştürmeye çalışanlara karşı, verdikleri hukuk mücadelesinden dolayı İsmail Tarman Ortaokulu velilerini kutluyorum.
Başarısıyla kendini ispatlamış bir okulun imam hatibe dönüştürülmesine karşı çıkan velilerimiz, verdikleri hukuki mücadeleyi kazandılar.
Ancak kendilerini yargıdan üstün görenler, mahkeme kararlarını uygulamamakta direniyor. Artık bu ülkede mahkemelerin verdiği kararları uygulatmak için de yeniden yargıya başvurmak gerekiyor.
Herkes imam hatip ortaokul ve liselerinin en başarısız okullar olduğu biliyor. Sınav sonuçlarından da bu çok net görülüyor. Tüm bu gerçeklere rağmen bütün okullarımızı imam hatibe dönüştürmeye çalışan bir anlayış var. Yetkilerini kötüye kullanarak okullarımızı zorla imam hatibe dönüştürmeye çalışanlar, bu ülkeye en büyük kötülüğü yapıyorlar. Türkiye’nin geleceğini çalıyorlar.
Biz, Bütün okulların imam hatibe dönüştürülmesi anlayışına karşıyız. İmam hatiplerin de diğer okul türlerinin de ihtiyacı karşılayacak sayıda olmasını istiyoruz.
Bu eğitim anlayışı Türkiye’yi bir adım ileri götürmez. Eğitimde bilimin yolundan sapmamamız gerek. Eğitim politikalarımızı çağın ihtiyaçlarına göre düzenlememiz gerek…
Buradan, başta Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül olmak üzere tüm yetkilileri göreve davet ediyorum. Kimse hukuktan üstün değildir. Herkes yargı kararlarına uymak zorundadır. Hiç kimse yargı kararlarını yok sayamaz. Yargı kararlarını uygulamayanlar suç işliyor.
CHP olarak, yargı kararlarının uygulanması için İsmail Tarman Ortaokulu velilerinin haklı mücadelesine destek olacağız. Hukukun katledilmesine, çocuklarımızın geleceğinin çalınmasına asla izin vermeyeceğiz.
Yıldırım Kaya
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili
4 Mart 2019
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)