16 Mayıs 2019 Perşembe

MİLLİ MÜCADELEYİ 100 YIL ÖNCE KAZANDIK



Başkanlığını yürüttüğüm CHP Spor Kurulu ve Beşiktaş İlçe Örgütümüzün birlikte organize ettiği, "100. Yılında 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı İstanbul Programı" etkinliğinde konuştum.

MİLLİ MÜCADELEYİ 100 YIL ÖNCE KAZANDIK

Tarih, 13 Kasım 1918… Mustafa Kemal Atatürk, Haydarpaşa Garı’ndan bindiği Kartal İstimbotuyla, 55 parçalık işgal donanmasının arasından, Galata’ya geçmektedir. Yanında bulunan yaveri ağlayarak İngiliz zırhlılarını gösterir. İşte o anda, Mustafa Kemal Atatürk büyük bir kararlılıkla “Geldikleri gibi giderler” diyerek, yüreğindeki bağımsızlık inancını dile getirir.

Mustafa Kemal Atatürk hiçbir zaman umutsuz olmadı. Çünkü umudun adı, Mustafa Kemal Atatürk’tü!

İstanbul işgal altındaydı. Anadolu emperyalistler arasında paylaşılmıştı. Padişah ve çevresi Mustafa Kemal’i Samsun’a sürgüne gönderme kararı almıştı. Çünkü İngilizler Mustafa Kemal’i İstanbul’dan uzaklaştırmak istiyordu.

Ancak işgal güçlerinin ve Padişahın bilmedikleri bir şey vardı. Sürgüne gönderdikleri Mustafa Kemal Atatürk, “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.” diyen bir askerdi. Sürgüne giderken kafasında tek bir planı vardı… Özgürlük ve bağımsızlık!

Mustafa Kemal Atatürk, 15 Mayıs 1919 günü Bandırma Vapuru Kaptanı İsmail Hakkı ile Samsun yolculuğunun ayrıntılarını konuştu. Anadolu’nun kaderini değiştirecek yolculuğa bir gün kalmıştı.

Tarih 16 Mayıs 1919’u gösterdiğinde Mustafa Kemal Atatürk ve 18 asker Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan Samsuna doğru yola çıktı. Bandırma Vapuru özgürlüğe ve bağımsızlığa doğru yol alırken, onu sürgün edenler ondan kurtulduklarını düşünmekteydi.

İngiliz gemisi de Karadeniz’e açılan Bandırma Vapuru’ nu izlemeye başlar. Ancak bir süre sonra fırtınadan dolayı Bandırma Vapuru’nun izini kaybeder.

Bandırma Vapuru saldırı riskine karşılık karaya yakın bir rota izleyerek, 17 Mayıs 1919’da gece saatlerinde İnebolu Limanı'na, 18 Mayıs 1919’da öğlen saatlerinde ise Sinop Limanı'na yanaşır.

Mustafa Kemal Atatürk o anları NUTUK’ta şöyle anlatıyor:

“Osmanlı ülkeleri bütün bütüne parçalanmıştı. Ortada bir avuç Türkün barındığı bir ata yurdu kalmıştı. Son sorun, bunun da paylaşılmasını sağlamak için uğraşılmaktan başka bir şey değildi. Osmanlı Devleti, onun bağımsızlığı, padişah, halife, hükümet, bunların hepsi anlamını yitirmiş birtakım anlamsız sözlerdi. Neyin ve kimin dokunulmazlığı için kimden ve ne gibi yardım istemek düşünülüyordu? Öyleyse sağlam ve gerçek karar ne olabilirdi? Baylar, bu durum karşısında bir tek karar vardı. O da ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak.”

Mustafa Kemal Atatürk, bu düşünce, bu inanç ve kararlılıkla 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak bastı!

Bastığı anda da bağımsızlığımızın ateşini fişekledi…

Bizlere bağımsız bir vatan hediye etti.

İstanbul’dan, Samsun’a atılan adım Anadolu’ya umut oldu!

Aradan 100 yıl geçti, şimdi bize düşen görev, umudumuzu yok etmek ve ülkemizi emperyalistlere teslim etmek isteyenlere karşı, yeniden ve yine İstanbul’dan ayağa kalkma zamanıdır.

Gün birlik günüdür!
Gün kardeşlik günüdür!
Gün barış, demokrasi ve özgürlük günüdür!

Başta Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bizlere bu özgür vatanı bırakan tüm kahramanlarımızın hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.

Yaşasın tam bağımsız Türkiye!


Yıldırım KAYA
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Ankara Milletvekili

16 Mayıs 2019









Hiç yorum yok: