Yarın 24 Kasım Öğretmenler Günü… Başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum. Görevlerini özveriyle yapan öğretmenlerimize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Bir 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü yine sorunlarla
karşıladık… Mevcut sorunların üzerine
Covid-19 pandemisinin ağır koşulları da eklendi.
Öğretmen seminerlerinin yüz yüze yapılması ve uygun olmayan
koşullarda yüz yüze eğitimde ısrar edilmesi sonucu, çok sayıda öğretmenimiz
Covid-19’dan hayatını kaybetti.
Bu süreçten sadece öğretmenlerimiz mi etkilendi?
Tabii ki hayır…
Aileleri de, öğrenciler de, veliler de yanlış uygulamaların
kurbanı oldu.
Hayatını kaybeden eğitim neferlerimizi bir kez daha saygıyla anıyorum.
Covid-19’dan ölen öğretmenlerimizin sayısını hala
bilmiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da bir açıklama yapılmadı.
Covid-19’a yakalanan öğretmen ve öğrenci sayısını sorduk ona da yanıt alamadık.
Covid-19 pandemi koşullarında canla başla çalışan
öğretmenlerimize, acımasız eleştiriler yapıldı.
Dendi ki “Öğretmenler evde yatıyor!”
Uzaktan eğitimde canlı dersleri verenler kimdi?
Vefa Sosyal Destek Gruplarında görev yapanlar kimdi?
Filyasyon ekiplerinde çalışanlar kimdi?
Otogarlarda görev yapanlar kimdi?
Tabii ki öğretmenlerimizdi…
“Öğretmenin hakkı ödenmez” sözü dilimize pelesenk olmasına rağmen, öğretmenlere verilen sözler tutulmadı.
Öğretmenlerimiz ekonomik zorluk yaşıyor, geçim sıkıntısından intihar eden çok sayıda öğretmenimiz var!
Eğitim İş’in 24 Kasım Öğretmenler Günü’nden önce yaptığı
ankete katılan 5 bin 514 öğretmenin;
• Yüzde 43’ü daha iyi para kazanacakları bir iş bulursa mesleği bırakmayı düşünüyor
• Yüzde 61’i gelir yetersizliğinden psikolojik sorun yaşıyor
• Yüzde 63’ü çocuklarının gıda ihtiyacını karşılayamıyor
• Yüzde 73’ü kıyafetlerini karşılayamıyor
• Yüzde 47’si eğitim ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılayamıyor
• Yüzde 59'u gelecekten umutsuz
• Yüzde 86’sı çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor
• Yüzde 96’sı son bir yılda yaşanan fiyat artışlarını bütçelerini etkilediğini söylüyor
• Yüzde 93’ü öğretmenliğin toplumda saygınlığının azaldığını düşünüyor
• Öğretmenlerin yüzde 26’sı ek iş yapıyor
• Yüzde 29’u esnafa borçlu
• Yüzde 35’i şahıslara borçlu
• Yüzde 84’ü son bir yılda tiyatroya, yüzde 73’ü sinemaya hiç gitmemiş
• Yüzde 62’si her ay bir kitap alamıyor
• Yüzde 46’sı görevden alınma korkusu yaşıyor
• Yüzde 83’ü yönetici atamalarında torpile ihtiyaç olduğunu düşünüyor
• Yüzde 48’i yöneticilerin öğretmenlere siyasi baskı yaptığını söylüyor
• Yüzde 83’ü devlet okullarında eğitimin niteliğinin düştüğünü ve özel okullara talebin arttığı söylüyor
• Yüzde 80’i Coronavirüs sürecinde Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’u başarılı bulmuyor.• Yüzde 80’i uzaktan eğitimin başarılı bulmuyor
Milli Eğitim Bakanı Sn. Ziya Selçuk’un da bu anketin sonuçlarını dikkatle incelemesi gerekir.
ACİL ÖĞRETMEN ATANMASI YAPILMALI
Sayıştay’ın MEB raporunda 138 bin 393 öğretmene ihtiyaç olduğu tespit edilmiş. Bizim tespitlerimize göre de 250 bin acil öğretmene ihtiyaç var. Ancak ilk aşamada 2020 yılı içinde 60 bin öğretmen ataması yapılarak az da olsa rahatlama sağlanmalıdır.
ÖĞRETMEN MESLEK KANUNU ÇIKARTACAĞIZ
Öğretmenlerimiz yüklendikleri sorumluluğun ağırlığına rağmen, üzülerek söylemliyiz ki hak ettikleri toplumsal statü ve saygınlıktan yoksundur.
Öğretmenlerimize hak ettikleri saygınlığı kazandıracak; ekonomik ve sosyal haklarını verecek, yetiştirilme ve çalışma şartlarını düzenleyecek “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun acilen çıkartılmasına ihtiyaç vardır.
Biz bu ihtiyacı görerek, 22 Kasım 2018 yılında TBMM
Başkanlığına Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifini verdik. Ancak teklifimiz
komisyona dahi getirilmedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da bir teklif hazırlayarak Cumhurbaşkanlığına sunduğunu söyledi. Ancak bugüne kadar AKP’nin hazırladığı teklif ne Meclis’e geldi, ne de gören oldu. Sarayın dehlizlerinde kayboldu…
Çıkarılmazsa er ya da geç biz bu kanunu mutlaka çıkaracağız!
SON 10 YILDA ÖĞRETMEN MAAŞLARINDAKİ DRAMATİK DÜŞÜŞ
Öğretmen maaşları son 10 yılda dramatik olarak düşmüştür.
2010 yılında 9/1 derecedeki bir öğretmenin ortalama maaşı 1387 TL iken; 991 dolar ve 13 çeyrek altın alınabiliyordu.
2020 yılına geldiğimizde 9/1 derecedeki öğretmenin ortalama maaşı 4369 TL’ye yükselmiş olmasına rağmen, 567 dolar ve 5,9 çeyrek altın alınabiliyor.
2010 yılında öğretmen maaşıyla 630 litre ayçiçek yağı alınırken, 2020 yılında 291 litre ayçiçek yağı alınabiliyor. Yarısı dahi alınamıyor…
Her fırsatta bizi kıskandıkları söylenen ülkelerde öğretmen
maaşları nasıl bir de ona bakalım.
• ABD ve Almanya’da öğretmen maaşları ortalama 3 bin dolar
• Fransa’da lise öğretmeni 3 bin 821 dolar, ortaokul öğretmeni 3 bin 319 dolar
• Öğretmenlerine en yüksek maaşı veren Lüksemburg’da 7-10 bin dolar arasında
• Türkiye’de ise en yüksek öğretmen maaşı 736 dolar, en düşük derecede ise 567 dolar. Asgari ücretin altında ücret alan ücretli öğretmenlerin ise 261-300 dolar arasında…
Bugün Türkiye’de en üst kademedeki öğretmen maaşı 5 bin 634
TL’dir. Bu rakam bile Türk-İş’in açıkladığı 2020 Ekim ayı yoksulluk sınırı olan
8 bin 86 TL’nin çok altındadır.
Sözün kısası, “bütün öğretmenlerimiz yoksuldur!”
Tüm bu gerçeklere rağmen 2021 bütçesinden Milli Eğitim Bakanlığına yeterli pay ayrılmamıştır.
COVİD HASTASI ÜCRETLİ ÖĞRETMENLERDEN KESİNTİ
Son dönemde ücretli öğretmenlerimizden feryatlar yükseliyor. Ücretli öğretmenler Covid-19’a yakalandıkları için ücretlerinden kesinti yapılıyor.
Asgari ücretin altında ücret alan öğretmenlerimize yapılan uygulama hem hukuka, hem de insan haklarına aykırıdır. Bu insanlık dışı uygulamaya derhal son verilmelidir.
YÖNETİCİ ATAMALARINDA SİYASİ TERCİH
Milli Eğitim Bakanlığında yönetici atamaları siyasi tercihe göre yapılmaktadır. Liyakatsiz kişiler hak etmedikleri makamlara getirilerek hizmetin kalitesi düşürülmekte, adalet de yok edilmektedir.
Liyakatsiz atamaların devleti içten içe çürüttüğü artık
görülmelidir.
Öğretmen atamalarında sistem değişikliğinden kaynaklı mağduriyetler giderilmelidir.
Tüm öğretmenler kadroya alınarak sözleşmeli, ücretli öğretmen uygulamasına son verilmelidir.
Engelli öğretmenlerimizin atamaları ivedilikle gerçekleştirilmelidir.
Atama ve yer değiştirmede öğretmenlerimizin yaşadığı sorunların giderilmesi için gerekli düzenlemeler yapılarak mağduriyetlere son verilmelidir.
İkinci iller arası isteğe bağlı yer değişikliği talep eden 20 bin öğretmenin sorunları derhal çözülmelidir.
PIRLANTADAN ÖTV ALINMIYOR ÖĞRENCİ BİLGİSAYARINDAN DA KDV
ALINMASIN
Covid-19 pandemisi sürecinde uzaktan eğitimin başlamasıyla
öğrencilerimizin bilgisayar ve tablet ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını
gördük.
Pırlantada ÖTV’yi sıfırlayanların, öğrencilerimiz için de bilgisayar ve
tabletlerde KDV’yi sıfırlamaları gerekir. Çünkü bizim en değerli pırlantamız
öğrencilerimizdir.
SARAY EĞİTİMDEN ELİNİ ÇEKSİN
Milli Eğitim Bakanlığımıza karşı, bir de “ Saray Eğitim
Bakanlığı” olduğunu biliyoruz… Saraya
hükümetine soruyorum bugüne kadar öğretmenin hangi sorununu çözdünüz?
Sözleşmeli ve ücreti öğretmenleri kadroya mı aldınız?
Öğretmen açığını mı kapatınız?
Okul ve derslik ihtiyacını mı karşıladınız?
Öğretmenlere 3600 göstergeyi mi verdiniz?
Öğretmen Meslek Kanununu mu çıkardınız?
Engeli öğretmenlerin atamasını mı yaptınız?
Öğretmenlerin ücretlerini mi iyileştirdiniz?
Öğretmenlerin atama ve yer değiştirme sorununa adaletli bir
çözüm mü getirdiniz?
Daha nice sorunları çözmediniz!
Halkın iktidarında tüm bu sorunları biz çözeceğiz!
Her yıl öğretmenler gününde yaptığım çağrıyı yenilemek istiyorum. Öğretmenlerimizin hakkı ödenmez ama bu 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde öğretmenlerimize bir maaş ikramiye vererek günlerini kutlayalım…
Yıldırım
KAYA
CHP Ankara
Milletvekili
23 Kasım
2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder