27 Ağustos 2020 Perşembe
ÖĞRETMENLERE İL İLÇE EMRİNE ATAMA HAKKI VERİLSİN
24 Ağustos 2020 Pazartesi
KAPATILAN KÖY OKULLARI AÇILSIN
CHP Kırşehir İl Başkanımız Baran Genç, Kırşehir Milletvekilimiz Metin İlhan, köy muhtarımız, eski okul müdürümüz, ilkokulda okuttuğum öğrencilerim ve köy halkı İle birlikte Kırşehir Merkez Karahıdır Köyünde kapatılan “Kırşehir Karahıdır İlkokulu ve Ortaokulunda” incelemelerde bulunduk.
Hayırseverlerin
ve köylülerin de desteğiyle eğitime devam eden, benim de 1994 yılında
öğretmenlik yaptığım 15 derslikli, Kırşehir Karahıdır İlkokulu ve Ortaokulunun
çürümeye terk edilmesi içimizi yaktı. Yakın köylerdeki çocukların da eğitim
görebileceği mesafedeki bir okul kapatılarak, eğitimin taşımalı hale gelmesi
Karahıdır köyü ve çevre köyleri mağdur etmiştir.
Pandemi
sürecinde okullarımız 31 Ağustos’ta uzaktan eğitime başlayacak. Milli Eğitim
Bakanlığı 21 Eylül’de de yüz yüze eğitimin başlayabileceğini açıkladı. Ancak
yüz yüze eğitim için en az 250 bin dersliğe ve öğretmene ihtiyacımız var.
Bu
aşamada kapatılan 20 bin köy okulumuzun açılması büyük bir ihtiyacı
karşılayacaktır.
Milli
Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk'a pandemi döneminden önce de kapatılan köy
okullarının açılması için defalarca çağrıda bulunmuştum. Şimdi de köy
okullarının açılması için çağrıda bulunuyorum. Ancak bu defa çocuklarımızın,
öğretmenlerimizin, vatandaşlarımızın pandemiden kaynaklı can güvenliği için de
çağrıda bulunuyorum. Böylesine olağanüstü bir dönemde taşımalı eğitime son
verilerek, 20 bin köy okulunun açılması can güvenliği açısından çok değerli ve
yerinde bir karar olacaktır.
Ziya
Hocam köy okullarının açılışını Karahıdır İlkokulu ve Ortaokulunu açarak
başlatabilirsiniz. Alacağınız bu kararla; hem derslik ihtiyacını büyük ölçüde
karşılarsınız, hem çocuklarımızın can güvenliğini sağlamış olursunuz, hem de
çürümeye terk edilmiş okullarımızı eğitimin hizmetine açarak milli servetimizi
kurtarmış olursunuz
Yıldırım KAYA
CHP Ankara Milletvekili
24 Ağustos 2020
19 Ağustos 2020 Çarşamba
ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ ÇALIŞMA PROGRAMLARI UZAKTAN OLSUN YA DA UYGUN TARİHE ALINSIN
Milli Eğitim Bakanı Sn. Ziya Selçuk, koşullar uygun olursa okulların 21 Eylül'de yüz yüze eğitime başlayacağını duyurdu. MEB, öğretmenlerimizin Mesleki Çalışma Programlarını da 24-28 Ağustos tarihlerine aldı. Madem okullar 21 Eylül’de açılacak öğretmenlerimizin Mesleki Çalışma Programlarını da uzaktan ya da 17-21 Eylül tarihleri arasında yapabilirsiniz.
Semineri uzaktan yaparak Covid-19
salgınının yaygınlaştığı bu dönemde hem öğretmenlerimizi korumuş olursunuz, hem
de o tarihe kadar okulların yüz yüze eğitime başlayıp başlamayacağı kesinleşeceği
için gidiş dönüş sorunu yaşanmamış olur.
#ÖğretmenlereKıymayınEfendiler
Yıldırım KAYA
CHP Ankara Milletvekili
19 Ağustos 2020
17 Ağustos 2020 Pazartesi
SERVİSÇİ ESNAFI PANDEMİ SÜRECİNDE DEVLETTEN DESTEK BEKLİYOR
Covid-19 salgını nedeniyle okullar ve
işyerlerinin büyük bir bölümü kapandı. Bu durum Türkiye genelinde 360.000
servis aracıyla öğrenci ve personel taşıyan servis aracı işletmecisi esnafı ve
çalışanlarını da çok olumsuz etkiledi.
Esnafımızın ve çalışanların mağdur olmaması için 2
Nisan 2020 tarihinde, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra
Zümrüt Selçuk tarafından yazılı olarak
yanıtlanması için TBMM Başkanlığına iki ayrı soru önergesi verdim. Bakanlara
ayrı ayrı, “Servis aracı sahibi esnafın vergileri, SGK ve Bağkur
ödemeleri durdurulacak mıdır? Özel ve devlet bankalarından aldıkları kredileri
faizsiz ertelenecek midir? Trafik Sigortası ve Kasko Sigortası vb. ödenmelerinde
indirim ya da kolaylık sağlanacak mıdır? Servis aracı muayene tarihleri
ertelenecek midir? Okul servis araçlarında çalışan ya da işten çıkartılan
personelin ücreti ödenecek midir? Bakanlığınızın, servis aracı işletmecisi esnafına
ve çalışanlarına yönelik bir desteği ya da çalışması var mıdır?” diye sordum.
Aile,
Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’tan soru önergemize
yanıt gelmezken, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’tan gelen yanıtta, “Covid-19
salgını nedeniyle içinden geçmekte olduğumuz olağanüstü ekonomik koşulların
etkilerinin hafifletilmesi ve giderilmesi amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı
tarafından ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi Destek Programı’ açıklanmış ve söz
konusu program çerçevesinde, ekonomik faaliyetlerin yavaşlaması veya
imkânsızlaşmasıyla mağduriyet yaşayan sosyal kesimlere destek sağlanmaya
başlanmıştır. Bu kapsamda soru önergesinde dile getirilen öğrenci ve personel
taşıma işi yapan esnafın Covid-19 salgını nedeniyle yaşadığı ekonomik
sıkıntılara yönelik tedbirlerin bütüncül bir yaklaşımla anılan destek programı
çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir.” denildi.
Ancak, esnafımızın sorunlarını birinci ağızdan
dinlemek ve birlikte çözüm üretmek için, Ankara Servis Aracı İşletmecileri
Esnaf Odasını ziyaret ederek Başkan Tuncay Elmadağlı ve Yönetim Kurlu üyeleriyle
yaptığım görüşmede esnafa destek verilmediğini öğrendim.
Bu süreçte, iş düzenini bir yıl olarak
planlayan okul servisi işleten esnaf ve çalışanları işsiz kalmıştır. Esnafın nisan
ayından itibaren ücretleri, vergileri, SGK ve Bağkur borçları ödenememiştir. Diğer
yandan özel ve devlet bankalarından aldıkları kredileri de ödemelerine
imkanları kalmamıştır. Altı aydır kontak dahi açamayan esnaf, bir kuruş dahi
kazanamamıştır.
Ankara Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası
yetkilileriyle yaptığımız görüşmede; kurumların ihalesini alan firmaların salgın
sürecinde fırsatçılık yaparak personel taşımacılığı yapan araçların fiyatlarını
düşürdüğünü, esnafın işsiz kalma korkusuyla şartları kabullenmek zorunda
kaldığını, tevfikat uygulamasının salgın sürecinde askıya alınmasını kullanarak
araç başı en az %10 gibi bir oranda hakediş kesintisi yapıldığını, yapılan
desteğin esnafın değil şirketlerin işine yaradığını öğrendik.
Türkiye
Geneli 360.000 servis esnafının talebi;
· Tüm kredi, kredi kartı, SSK, BAĞKUR, MTV borçlarının
31.12.2020 tarihine kadar ertelenmesi
· Hibe olarak nakdi yardım yapılması; yapılamıyorsa
faizsiz kredi desteği sağlanması.
· Esnaf aracını yenileyemez durumda olduğu için yaş
şartının kaldırılması.
· 03.09.2020 tarihinde yürürlüğe girecek olan, “Okul
Servis Araçları Yönetmeliği’nin esnafın beklentilerine yanıt verecek şekilde düzenlenmesi.
Pandeminin yükselişe geçmesi servis aracı
işletmecileri esnafının umutlarını tamamen yok etmiştir. 31 Ağustos’ta
okulların uzaktan eğitime geçmesi, yüz yüze eğitimin 21 Eylül tarihine kalması,
okulların açılıp açılmayacağın gelişmelere göre yeniden değerlendirilecek
olması esnafı daha da zor duruma düşürmüştür.
Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası
Yöneticileri, bu zorlu süreçte devletin kendilerine de yardım elini uzatmasını
ve destek vermesin bekliyor.
Yıldırım KAYA
CHP Ankara Milletvekili
17 Ağustos 2020
13 Ağustos 2020 Perşembe
MAHKEME KARARINA UYULSUN NACİ EKŞİ ANADOLU LİSESİ BİNASI GERİ VERİLSİN
Önceki dönem İstanbul Bakırköy Belediye Başkanlarımızdan ve 19. Dönem Milletvekillerimizden Dr. Kemal Naci Ekşi tarafından 1988 yılında yaptırılan, “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” boşaltılarak İmam Hatip Lisesine dönüştürülmüştü.
Kurumsallaşmış, başarılı liselerimizden biri olan “Dr. Kemal
Naci Ekşi Anadolu Lisesi”, yakın çevresinde çok sayıda İmam Hatip Lisesi ve
ortaokulu mevcut olmasına rağmen boşaltılarak, bir ilkokul binasına taşınmış,
okul binası da Ümmü Mihcen Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak kullanılmaya başlanmıştı.
Öğrenciler, veliler ve Okul Aile Birliği üyeleri ilgili
kurumlara verdikleri dilekçelerle karara karşı çıkılmış, ancak bu itirazlar
dikkate alınmamıştı.
Ailelerin “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” binasının geri
verilmesi için açtığı dava sonuçlandı. Mahkemeden “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu
Lisesi” binasının geri verilmesi kararı çıktı. Ancak bugüne kadar yargı kararı
uygulanmadı.
Buradan kararı uygulamayan Milli Eğitim Bakanlığına, İstanbul
Valiliğine, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne ve tüm yetkililere sesleniyorum; “Dr.
Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” önceki dönem İstanbul Bakırköy Belediye
Başkanlarımızdan Dr. Kemal Naci Ekşi tarafından 1988 yılında yaptırılarak
bağışlanmıştır. Bağışçı da binanın boşaltılmasına razı değildir. Mahkeme de kararı iptal etmiştir.
İmam Hatip Anadolu Kız Lisesi olarak kullanılan okul binasının boşaltılarak, yeniden “Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi” tabelası asılarak bağışçının da istediği şekilde hizmete devam etmesi sağlanmalıdır.
Yıldırım KAYA12 Ağustos 2020 Çarşamba
TBMM TOPLANSIN MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA EK BÜTÇE VERİLSİN/TBMM BAŞKANI MUSTAFA ŞENTOP’A AÇIK MEKTUP
TBMM Başkanı Mustafa Şentop’a Açık Mektup: TBMM Toplansın Milli Eğitim Bakanlığına Ek Bütçe Verilsin
TBMM Başkanı Sayın Mustafa Şentop;
Tüm dünyada ve Türkiye’de pandemi
koşullarının en fazla etkilediği alanlardan biri de eğitim sistemi oldu. Yüz
yüze yapılan eğitim, bir anda uzaktan eğitim koşullarına göre yapılmaya
başlandı. Uyum sürecine, ekonomik koşulların yeterli olmaması da eklenenince
büyük sorunlar yaşandı.
Türkiye'de örgün eğitim alan okul
öncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde toplam 18 milyon 108 bin 860
öğrenci bulunuyor. Bu öğrencilerin büyük bir bölümüne ekonomik nedenlerle
uzaktan eğitim verilememiştir.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk,
öğrencilerin yaklaşık yüzde 20’sinin evinde internet bağlantısı bulunmadığı
açıklanmıştır. Yani öğrencilerin 3 milyon 621 bini uzaktan eğitime internet
üzerinden ulaşamamıştır. Evinde bilgisayarı ve televizyon olmayan öğrencilerin sayısı
ise bilinmemektedir.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk,
EBA TV üzerinden uzaktan eğitime erişen öğrenci sayısını 6 milyon 90 bin 383
kişi olduğunu açıklayarak, öğrencilerin yüzde 66’sının uzaktan eğitime
erişemediklerini de kamuoyuyla paylaşmıştır.
Covid-19 salgınının daha da
yaygınlaştığı şu günlerde eğitimin nasıl yapılacağı tartışılıyor. Şu bir gerçek
ki eğitim uzaktan da olsa, yüz yüze de olsa Milli Eğitim Bakanlığının ek
bütçeye ihtiyacı var!
Eğitimin uzaktan yapılması
halinde, internet bağlantısı bulunmayan 3 milyon 621 bin öğrencinin evine
internet bağlantısı sağlanmalıdır. Uzaktan eğitime bilgisayar ve televizyonu
olmadığı için erişemeyen 12 milyon öğrencinin bilgisayar ve televizyon ihtiyacı
karşılanmalıdır.
Uzaktan eğitimin sağlıklı
yapılabilmesi için her okula en az bir teknoloji öğretmeni, alınması büyük bir ihtiyaç olarak ortada
durmaktadır. Bu durumda 54 bin teknoloji öğretmeninin ivedilikle göreve
başlatılması gerekir. Ücretli öğretmenlerin de bu olağanüstü koşullarda mağdur
olmaları için kadroya alınmaları sağlanmalıdır.
Diğer yandan tüm tedbirler alınır
ve yüz yüze eğitim başlarsa maliyetler katlanarak artacaktır. Bu durumda en az
250 bin derslik ve en az 250 bin öğretmen atamasının acilen yapılması gerekir. Çocukların
temiz ortamlarda eğitim görmeleri için 130 bin bir temizlik personeli
alınmalıdır. Her okulda bulunması koşuluyla en az 54 bin sağlık görevlisi ve 54
bin de pandemi sürecini yönetecek öğretmen alınmalıdır. 17 bin köy okulu
açılarak en az 20 bin öğretmen ataması daha yapılmalıdır. Güvenlik tedbirleri
için dezenfektan, maske…vd malzemelerin de karşılanması gerekir.
Tüm bu ihtiyaçları alt alta koyup
topladığımızda Milli Eğitim Bakanlığına en az 15 milyar liralık bir ek bütçenin
verilmesi gerekir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı Sayın Mustafa Şentop;
TBMM’yi acilen toplantıya
çağırarak, Milli Eğitim Bakanlığı için ek bütçe hazırlamasını sağlamalısınız. Eğitim için hepimizin elini taşın altına
koyma zamanı çoktan geçti…
Yıldırım KAYA
Ankara Milletvekili
12 Ağustos 2020
7 Ağustos 2020 Cuma
CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A AÇIK MEKTUP
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan;
Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik iki genç, iki evlat, iki avukat, iki can… Adil yargılanma hakları için Ebru Timtik 218, Aytaç Ünsal ise 187 gündür ölüm orucunda! Onları hep birlikte yaşatabileceğimiz umuduyla size bu mektubu yazıyorum.
Genç avukatlar Aytaç Ünsal ve
Ebru Timtik adil yargılanma hakları için başlattıkları ölüm orucunda artık en
riskli döneme girdiler. Onları her an kaybedebiliriz.
İstanbul Adlı Tıp Kurumu da
yaptığı muayene sonucunda, sağlık durumlarının cezaevi koşullarına uygun
olmadığına karar verdi. Ancak Adli Tip Kurumu raporuna göre acil tahliye
edilmeleri beklenirken, birinci derecede riskli pandemi hastanelerinden, Kanuni
Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinin mahkum tecrit koğuşlarında ölüme
yatırıldılar.
Hastane mahkum tecrit koşulları,
hapishane koşullarından daha ağır! Dışarıya penceresi açılmayan, tepedeki
havalandırma ile aynı havayı döndüren, oksijeni olmayan adeta bir ölüm hücresi.
Hijyen koşullarına da uyulmuyor. Doktorlar, hemşireler temizlik görevlileri
galoş ve koruyucu önlük kullanmıyor. Gardiyan ve jandarmalar da hastane içinde dolaştıkları
ayakkabılarla hücreye girebiliyor.
Ölümün eşiğindeki insanları uyutmamak
için beyaz ışık sürekli açık tutuluyor; gürültü yapılarak, yemek kokularının
koğuşa girmesi sağlanarak işkence yapılıyor. Bağışıklık sistemlerinin tamamen çökmesi
için koşullar hazırlanıyor. İnsanlık suçu işleniyor!
Bu koşullarda tedaviyi kabul
etmeyen iki genç insan tecrit hücresinde can çekişiyor.
Son olarak hastanelerin bilim
kurulu da Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik’in tedavi ve tıbbi takıp istemediklerini
ve hastaneden taburcu edilmelerinin gerektiği yönünde rapor vermiştir.
Çünkü zorla müdahale bir yaşatma
yöntemi değildir. Bilimsel raporlara göre de zorla müdahalelerde hiç kimse
sağlıklı bir şekilde yaşama dönememiştir. Zorla müdahaleler ya kalıcı sakatlık bırakmış ya
da ölümle sonuçlanmıştır.
Cezaevinde 12 saat olan avukat görüşü
de 15 dakikaya indirilmiştir. Yargıtay’ın 1 Haziranda ön incelemeye aldığı
dosyalarına ilişkin kararı da adli yargının tatile girmesiyle eylül ayına
kalmıştır. Yargıtay üyelerinin tatillerini yapıp dosyayı eylül ayında
incelemeye bolca vakitleri var! Ancak Avukat Aytaç Ünsal ve Avukat Ebru
Timtik’in artık zamanları kalmadı! Günleri, saatleri, dakikaları sayılı!
10 Ağustos Pazartesi günü
avukatları ve aileleri İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine hastane raporu ile yeniden
tahliye talebinde bulunacaklar.
Onlar ayrıcalık istemiyor, adil
yargılanmak istiyorlar. Adli Tıp Kurumu ve Hastane Bilim Kurulu raporunun
dikkate alınarak tahliye kararının verilmesini ve istedikleri koşullarda
tedavilerinin sağlanmasını talep ediyorlar.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Zamanımız kalmadı! Yargıtay
üyeleri karar almadan tatile çıksa da siz yetkinizi kullanın; adil yargılama hakları
için ölümü göze alan, bu iki genç avukatı yaşatmak için bir kapı açın. İnsanlık
ölmesin, vicdanlar kanamasın…
7 Ağustos 2020