Darbe Karşıtı OHAL Zedeler Dayanışma Platformu İlk Basın Açıklamasını Yaptı
15 Temmuz FETÖ Terör Örgütü darbe
girişiminden sonra mağdur olanların ve ailelerinin kurduğu “Darbe Karşıtı OHAL
Zedeler Dayanışma Platformu” mağduriyetlerini gündeme getirmek amacıyla Mülkiyeliler
Birliği Genel Merkezi’nde bir basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasını mağdur
yakınlarından Hilal Erdoğan okudu. Basın
açıklamasında konuşan, FETÖ Terör Örgütü tarafından sırtından vurularak
öldürülen Şehit Yüzbaşı Özkan Hekin’in eşi Fatma Hekin, yaşadıklarını
gözyaşları içinde anlattı
Darbe Karşıtı OHAL Zedeler Dayanışma Platformu
Basın Açıklaması
Öncelikle ilk basın açıklamamız aracılığıyla “Darbe Karşıtı OHAL Zedeler Dayanışma Platformu” üyeleri olarak, 15 Temmuz darbe girişiminde FETÖ Terör Örgütü tarafından katledilen şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, gazilerimize ve tüm halkımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Kendi meclisine bomba yağdıracak kadar ihanet içinde olan, 250 masum vatandaşı gözünü dahi kıpmadan katledecek kadar canileşen FETÖ Terör Örgütü’nün devletten tamamen temizlenerek cezalandırılmasını istiyoruz.
Bizler 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL kapsamında çıkartılan KHK’ler ile tutuklanan, ihraç, edilen, açığa alınan ve çeşitli şekillerde mağdur edilen kişiler ve onların aileleriyiz.
Mağduriyetimizin giderilmesi için bir araya gelerek, “Darbe Karşıtı OHAL Zedeler Dayanışma Platformu”nu kurduk.
Biz kim miyiz?
Biz darbe karşıtlarıyız.
Bizlerde FETÖ Terör Örgütü mağdurlarıyız.
Vatanını seven masum halkız…
Ben Kim miyim?
Ben, halkın üzerine ateş açtırmadığım ve açmadığım için darbeciler tarafından sırtından vurularak katledilen Yüzbaşı Özkan Hekin’im. Katillerim itiraf etmesine rağmen, beni darbeci ilan ettiniz, çocuklarımı aç bıraktınız, mezarımda dahi rahat uyumama izin vermediniz.
Ben darbecilerin kullandığı tankı canı pahasına ele geçirip meclisi koruyan, halkın alkışladığı, devletin hain ilan edip, ihraç ettiği o polis memuruyum.
Ben barış isteyen akademisyenim.
Ben laik eğitimi savunan FETÖ Terör Örgütü ile her zaman mücadele eden öğretmenim.
Ben Fethullah Gülen’i yargılayan hakimim…
Ben darbeden habersiz linç edilen 19 yaşındaki erim.
Ben polise “abi askerliğim yanar mı” diye soran o masun erim.
Ben emir komutaya uyduğum için cezaevinde olan subayım.
Ben vatan haini ilan edilen bir gaziyim.
Ben vatan haini ilan edilen bir şehit çocuğuyum.
Ben devletin onayıyla kurulan bankaya para yatıran, özel okula çocuğunu gönderen, sendikaya üye olan kamu çalışanıyım.
Ben tercih hakkı elinden alınan özel üniversite öğrencisiyim.
Askeri üniforma giymenin hayalini kurduğum kapatılan askeri okulun öğrencisiyim.
Ben kim miyim?
Ben darbecilerin katlettiği Şehit Yübaşı Özkan Hekin’in eşi Fatma’yım.
Ben darbecilerin katlettiği Astsubay Eray Demir’in eşi Fatma’yım.
Bizim isimlerimiz gibi acılarımızda ortak!
Bizi Vatan haini ilan ettiler!
FETÖ Terör Örgütü üyesi yaptılar!
Sırtımıza yüklediğiniz yük çok ağır…
Bunu taşıyamayız!
Masumların cezalandırılmasının, FETÖ Terör Örgütü ile mücadeleyi sekteye uğratmaktan başka bir işe yaramayacağını biliyoruz.
Bizler Darbe Karşıtı OHAL Zedeler Dayanışma Platformu olarak, üzerimize atılan vatan hainliği damgasından kurtulmak, alnımıza sürülen bu kara lekeyi silmek için adil yargılanma hakkı istiyoruz.
Yeni mağdurların doğmaması için savunma hakkımızın verilmesini, evrensel hukuk kurallarının tam anlamıyla işletilmesini istiyoruz.
Ve bunu hemen istiyoruz…
Çünkü geciken adalet adalet değildir!